Selçuk; “19 Aralık Katliamı Davası Sorumluları Yargılanmalıdır”

0
83

İnsan Hakları Derneği İskenderun Şube Başkanı Coşkun Selçuk; “19 Aralık Katliamı Davası Sorumluları Yargılanmalıdır”

İnsan Hakları Derneği İskenderun Şube Başkanı Coşkun Selçuk, 19 Aralık 2000 tarihinde  F Tipi Cezaevlerinin koşullarını ve tecrit uygulamalarını protesto etmek amacıyla açlık grevi yürüten tutuklu ve hükümlülere yönelik gerçekleştirilen ve 32 insanın ölümüyle sonuçlanan operasyonun yıldönümünde konuştu.

O günden bu güne geçen süre zarfında, hükümetlerin, siyasi dil ve atmosferin, ülke gündemi ve hatta ülkenin yönetim biçiminin tamamen değiştiğini fakat cezasızlık politikası ve insan hakları ihlallerine karşı hukuku işletmeme politikalarının aynı kaldığını iddia eden Selçuk; “Türkiye’de 19 yıl önce bugün, bütün kamuoyunun gözlerinin önünde, neredeyse her aşaması canlı yayında verilerek kabulü mümkün olmayan bir insan hakları ihlali yaşandı. İnsanlığa karşı işlenmiş suçlardan biri olmasına rağmen gereği gibi yargılama yapılmamış, failler cezasızlık politikaları eşliğinde korunmuş ve kollanmıştır. İnsanlığa karşı işlenmiş suçların adil bir yargılamayla hesabının sorulmaması, Türkiye’nin insan hakları alanında o güne kadar yoğun mücadelelerle elde edilen kazanımlarını heba etmiş, ceza ve tutuk evleri hak ihlali merkezleri haline düşmekten kurtulamamıştır.

İnsan Hakları Derneği, 16-17 Kasım 2002 tarihlerinde yaptığı Genel Kurulu’nda 19 Aralık gününü “Cezaevlerinde İnsan Hakları İçin Mücadele ve Dayanışma Günü” olarak ilan etti.

Bugün hala tutuklu ve hükümlülere yönelik kötü muamele ve işkence sistematik biçimde devam etmektedir. Üstelik işkence ve kötü muamele sadece ceza ve tutuk evlerinde tutulan kişiler açısından yürürlükte değildir, yaşadıkları yerlerden yüzlerce kilometre öteye sürülen tutuklu ve hükümlülerin yakınları, dostları ve aile fertleri de cezalandırılmaktadır” dedi.

Devlet yetkililerine ve kamuoyuna seslenerek taleplerini de sıralayan Selçuk; “Tüm mahpusların insan onuruna saygı gösterilmelidir. Hiçbir mahpus tecrit ve izolasyon koşullarında tutulmamalıdır. 19 Aralık katliamı davası sorumluları yargılanmalıdır. Zamanaşımı usulü ile uygulanan cezasızlık politikasına son verilmelidir. Adalet Bakanlığı kendisinin hazırlayıp yayınladığı 45/1 nolu Genelge’yi, hiçbir mazeret ileri sürmeden derhal uygulamalıdır. Tutuklu ve hükümlülerin haklarını ihlal eden, onlara işkence yapan, yaralayan ve öldüren kamu görevlileri hakkında davalar açılmalı, açılmış davalar bir an önce sonuca bağlanarak failler hak ettikleri cezalara çarptırılmalıdır.

Cezaevleri sivil izlemeye açık olmalıdır. Cezaevlerindeki mahpusların savunma, şiddete maruz kalmama, sağlık, eğitim, beslenme, aileleriyle, avukatlarıyla ve genel olarak dış dünya ile iletişim haklarına saygı gösterilmelidir. Yaklaşık 10 yıldır uygulanan tecrit koşulları insan haklarına aykırı olduğu için özel mevzuatla yönetilen tek kişilik İmralı Kapalı Cezaevi kapatılmalıdır. Yeni İnfaz Yasası, ilgili uzmanlık örgütleri ve insan hakları örgütlerinin görüşleri alınarak insan hakları hukukuna uygun değişikliklere uğratılmalıdır.

Kadın Cezaevleri ve Çocuk Islahevleri, insan onurunun korunması bakış açısıyla yeniden düzenlenmelidir. Hiçbir surette ceza ve tutukevlerinde çocuklar bulundurulmamalıdır. Ceza ve tutukevlerinde kalanların sağlık durumu öncelikli olarak kabul edilmeli, tıbbi tedaviye erişim hakları hiçbir biçimde engellenmemeli, hasta tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin ceza ve tutukevleri dışında yapılması temin edilmelidir.

İnsan Hakları Savunucuları olarak başta hapishaneler olmak üzere her türlü hak ihlaline karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi bir kez daha kamuoyunun bilgisine sunuyoruz” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: Helga TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here