Değerli okurlarım, havaların iyice ısındığını ve mevsim normallerinin üzerinde olduğunu söylememe gerek yok. Bu bakımdan insanın canı, serinlemek için denize girmek istiyor. Bu sözde kalıyor. Çünkü bir plajımız yok. Çok uzun bir kıyı şeridimiz olmasına rağmen, herkesin rahatlıkla girebileceği bir plajımız yok. Her taraftan da denize girilmez ki. O mavi ummanın sağı solu belli olmaz.
Bu yazı dizisini aylarca önce yazmıştım. Kışın şakır-şakır yağmur yağarken, plajdan ve plaj sporundan söz edilemez ki. Edilse bile nasıl karşılanır o da meçhul. Yani, zamanlamayı iyi yapmak gerekiyor, emek ürünü makalemin etkisini azaltmak gerekiyordu. Kısaca zamanlamayı iyi yapmamız gerektiğine ve de düşündürücü olmasına özen gösterdim. Umarım ilgililer okurlar ve bizde sonuç alırız.
İskenderun halkı her şeyin en iyisine layıktır, onlar adına çok önemli girişimlerimiz olmuştur. Konu itibariyle kiminle görüştüysek düşüncemiz itibar gördü. Belediye Başkanımız tabi ki sosyal bir insan, bunu söylemeye gerek bile duymuyorum. En kısa zamanda kendisiyle bir röportaj yaparak, plaj ve plaj sporunu da gündeme getireceğim. Plaj ve plaj sporuyla birlikte, İskenderun bir anda gündem yaratacak ve özellikle yaz aylarında yerli turistlerle dolacaktır.
Bildiğiniz gibi, spor en etkin reklâm ve geçerli yaklaşım aracıdır. Çevredeki insanlarla iyi ilişkiler içinde olmak, dostluğu güçlendirir ve zorluklar aşılır. Bu saydıklarım sporun getirisidir. Bu avantajları göz ardı edemeyiz. Bundan sonra hiç etmememiz gerekiyor.
İskenderun’dan, Arsuz’a ve Işıklı’ya kadar, sayısını bilmediğim kadar deniz evleri yani siteler mevcut. Birçoğunun kanunsuz da olsa mendirekleri var. Mendireğin oluşturduğu kumsallarda o sitenin sakinleri yararlanmakta, başkaları girememektedir.
Biz, plaja ve plaj sporuna boyut kazandırmak istiyoruz. Müsait olan bazı yerlerin sadece güneşlenen, denize girip çıkılan yerler olmakla beraber, çok şeyler içerebileceğini anlatmaya çalışıyoruz. Bunun için de sosyal insanların sağduyulu görüşlerine ihtiyaç hâsıl olmaktadır. Öncelikle, böylesine olumlu yatırımlara omuz vermek, sıcak bakmak herkesin görevi olmalıdır. Çocuklarımızın, gençlerimizin belediye hudutları içinde halka açık ve her zaman yürüyerek gidebilecekleri bir plaja sahip olmaları en büyük dileğimiz olacaktır.
Amanos Dağlarına sırtını vermiş, Yarıkkaya Rüzgârıyla ünlenmiş 90 km’lik kıyı şeridi ve tabii güzellikleriyle emsallerini kıskandıran İskenderun’un “Plaj Sporu” konusunda da başarılı olacağından hiç şüphem yok.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
