CHP Hatay’ın Tüm İlçelerinde Kongrelerini Tamamladı
Cumhuriyet Halk partisi Hatay İl Örgütü, yeni yıl öncesi tüm ilçelerde kongrelerini tamamladı. Gerçekleştirilen kongreler sonucunda Arsuz İlçe Başkanlığına Mahmut Şirin, Belen İlçe Başkanlığına Fevzi Yüksel, İskenderun İlçe Başkanlığına Yusuf Mansuroğlu, Dörtyol İlçe Başkanlığına Gökhan Özer, Defne İlçe Başkanlığına Akın Parlakyıldız, Reyhanlı İlçe Başkanlığına Nihat Dağ, Antakya İlçe Başkanlığına Ümit Kutlu, Kırıkhan İlçe Başkanlığına İsmail Savaşır, Kumlu İlçe Başkanlığına Ali Çimer, Payas İlçe Başkanlığına İlter Tellioglu, Altınözü İlçe Başkanlığına Hamit İsaoğulları, Hassa İlçe Başkanlığına Murat Göçer, Yayladağı İlçe Başkanlığına Nevat Gonca, Samandağ İlçe Başkanlığına Turgay Abacı, Erzin İlçe Başkanlığına Yalçın Elmasoğlu seçildi.
İttifak Siyasetinin Meyvesini Aldık…
İlçe kongrelerine katılarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan CHP Hatay İl Başkanı Özgün, CHP’nin, kurulduğu dönemde İYİ Parti’ye 15 milletvekili vererek, siyaset sahnesinde yer almasını sağlayarak, dünya siyasetinde örnek oluşturduğunu, ittifak siyasetinin meyvesini de 31 Mart yerel seçimlerinin sonuçlarıyla aldıklarını söyledi.
Türkiye’de siyasetin karanlık bir sürece çekilmeye çalışıldığını savunan Özgün, partisinin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik Ankara’daki linç girişimini buna örnek gösterdi. AKP iktidarını eleştiren ve ülkeyi yönettiği 17 yıllık süreçte inanılmaz sıkıntıların yaşandığını belirten Özgün; “Bir baba çocuğuna harçlık veremediği için intihar ediyorsa, biz bu babayı kurtaramıyorsak siyasetçiler üzerlerine düşen görevi icra etmiyorlar demektir. Eğer bir anne yakacak odun olmadığı için çocuklarının eline saç kurutma makinesini verip ardından gidip intihar ediyorsa ve biz bu yoksulluğu çözememişsek siyasetçilerin hiçbir anlamı yok demektir. Eğer aileler siyanürle toplu olarak intihar ediyorsa, biz bu aileleri kurtaramıyorsak siyaset işlevini yitirmiş demektir. İşte tam bu noktada Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve beraber hareket ettiği diğer siyasi partilerin, vatansever cephede duran bütün grupların üzerine şu vazife düşüyor; Tam bu noktada halkçı, emekçi, kamucu siyaset üzerine oturtmamız lazım ülkeyi. Bunu sağlamanın yolu da Cumhuriyet Halk Partisi iktidarıdır. Artık Cumhuriyet Halk Partisi’nin evlatları yetişmiş, yetenekli, eğitimli kadroları, ülkeyi yönetmek zorunda. Bu kadroların ülkeyi yönetme zamanı gelmiştir. Bütün vatanperver unsurların harekete geçme zamanı gelmiştir. Bütün Atatürkçü unsurların harekete geçme zamanı gelmiştir. Artık eğitimli, yetenekli kadrolar vali, kaymakam, hakim, savcı, müsteşar olmalı, bürokrat olmalı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin çok yetenekli evlatları sırf CHP’li oldukları için bu sistem dışında durmamalı. Bu olumlu yolda sizlerle, milyonlarca Mustafa Kemal ile yoldaşlık etmekten onur duyuyorum ve bu onurlu yürüyüşün sonunda eminim ve diyorum ki hep beraber ya kazanacağız ya kazanacağız. Kongrelerimiz hepimize hayırlı uğurlu olsun” şeklinde konuştu.
Gerçekleştirdikleri kongrelerin, Cumhuriyet Halk Partisi ve onunla beraber hareket eden siyasi partilerin iktidar kurultayı olacağına inandığını kaydeden Özgün; “Gerçekleştirdiğimiz kongreler Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar kurultayıdır. Şu noktadan itibaren bu kongreler milat sayılmalı ve artık bizler yürüyüşümüzü resmi olarak ilan etmeliyiz. Önceki kurultaydan bugüne yaklaşık 2 sene geçti ancak belki 20 yıllık olay yaşadık bu 2 yılda. Çok fazla siyasi hadise yaşadık. Cumhuriyet Halk Partisi’nin bugün iktidara en büyük aday parti haline gelmesinde genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun büyük katkısı var. İttifak siyasetinin kurulmasında ve İttifak siyaseti ile hem yerelde hem genelde bu başarının sağlanmasında büyük emekleri var. Özellikle İyi Parti’ye 15 ödünç milletvekili verilerek seçim arenasına sokulması, siyaset sahnesine çekilmesinin sağlanması hakikaten dünya siyaset tarihine geçen çok önemli bir siyaset dehası işidir. Bu anlamda genel başkanımızı da kutlamak gerekir.
Sıkıntıların geçmesine az kaldı. Türkiye’nin mutlu ve huzurlu uyanacağı günlerin yakın olduğuna inancımız tamdır. Çünkü 1989 seçimlerindeki nesnel şartların bugün de yaşandığına inanıyorum. Bugün zulüm varsa buna meydan okuyacağız. Açlık, yoksulluk varsa, meydan okumanın zamanı gelmiştir. Küçük ayrışmalara düşmeden, yoldaşlık etmenin zamanıdır. Birbirimizle değil, zalimle uğraşmanın zamanıdır. İktidar olabilmemizin yolu, hata yapmamak, birbirimizi sevmek ve dayanışmaktır. Kimsenin, küçük, şahsi hesapları uğruna partiyi yıpratma hakkı yoktur. Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere emanet ettiği ‘devrimcilik’ yeniliğini yaşatmamız gerektiğine inanıyorum” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: Helga TERBİYELİ)
