Göde; “İnsanca Yaşamaya Yetecek Emekli Aylığı Ödenmeli”

0
81

TÜED Başkanlar Kurulu Toplandı

Türkiye Emekliler Derneği Başkanlar Kurulu olağan toplantısını Ankara’da genel merkez toplantı salonunda yaptı. Toplantıya katılan TÜED İskenderun Şube Başkanı Hüseyin Göde, toplantıda ülkemizin ve emeklilerin gündeminin değerlendirildiğini kaydetti.

Türkiye’nin seçimsiz bir döneme girmesinin, sorunların çözümü için bir fırsat olduğuna yer verilen sonuç bildirisinde yatırım, üretim ve istihdamı esas alan yeni bir kalkınma modelinin benimsenmesi gerektiğine dikkat çekildiğini ifade eden Göde, Sosyal Güvenlik sisteminin yürütümünde farklı ve eşit olmayan uygulamaların değiştirilmesi ve insanca yaşamaya yetecek emekli aylığının ödenmesinin talep edildiğini vurguladı.

Şube başkanları tarafından yapılan değerlendirmelerde emeklilerimizin öncelikle taleplerine çözüm bulunması istendiğini de kaydeden Göde, özellikle emekli aylıklarının hesaplanmasında ve artışında eşitliğin olmamasının sosyal güvenliğin evrensel ilkeleri ile çeliştiğini söyledi.

TÜED İskenderun Şube Başkanı Hüseyin Göde, Başkanlar Kurulu bildirisinde alınan kararları şu şekilde sıraladı;

-2019 Temmuz ayında, SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarına yapılan yüzde 5,01 zam ile memur emeklilerine yapılan 6.01 artış, mutfak harcamalarının 2 günlük giderini karşılamaktan uzak kalmıştır. Haziran ayının son haftasında ve Temmuz ayında; elektriğe, çaya, şekere ve birçok maddeye yapılan yüzde 15 zam, emekli aylıklarına yapılan artışın üç katıdır. Böyle bir artış sistemi ile emeklilerimizin aylıkları küçülmeye devam edecektir. Enflasyon nedeniyle aylıklarda oluşan kaybın telafisi için ‘seyyanen zam’ yapılmalı, emeklilerimize refahtan pay verilmelidir.

-Emekli aylıklarındaki kayıplar, dul ve yetim aylıklarının da küçülmesini getirmiştir. Emekli aylıkları hesaplama sistemini belirleyen güncellenme katsayısı ve aylık bağlama oranı, sosyal güvenliğin evrensel normuna göre yeniden belirlenmelidir. Emekli aylıklarının bin liranın altında kalması sosyal güvenliğin değerinin yitirildiğinin en somut göstergesidir. Bu nedenle asgari emekli aylığı ile birlikte emekli aylıklarında insanca yaşamaya yetecek ve başkalarına muhtaç edilmeyecek bir sigorta sistemi benimsenmelidir.

-2000 sonrasında emekli olanların intibakları yapılmalı ve emekliler arasında eşitlik sağlanmalıdır. 5510 sayılı kanun ile emekli aylıklarında ciddi kayıplar oluştuğundan, intibak ile yaşanan mağduriyetler giderilmelidir.

-İlaç sağlıkta en temel ihtiyaçtır. Sağlık Uygulama Tebliği (SUT), ilaç listelerini sürekli değiştirmekte ve birçok ilacın bedelinin karşılanmaması, sağlık sorunu haline dönüşmektedir. Tedavi edici önemli ilaçların SUT listelerinde yer almasına rağmen, fiyatların bir kısmının ödenmesi cepten ödemeleri arttırmıştır. İnsan sağlığını tehdit eden kısıtlamalar ve tasarruflar kaldırılmalı ve devletin güvencesinde olan Sağlık Hizmetleri ticari bir anlayışla yürütülmemelidir.

-Sağlık hizmetinde alınan katkı payları, emeklilerin bütçelerinde yük oluşturmaktadır. Özel hastanelerde alınan ve yüzde 200’e varan ilave ücret, emeklilerin ödeme gücünü aşmaktadır. Bu nedenle, emekliler her türlü katkı paylarından muaf tutulmalıdır.

-Emekliler vergi mağduru olmuştur. Emeklilerimizin harcamalarda alınan yüzde 8-18 arasında değişen ÖTV ve KDV ödemeleri karşısında yüzde 4-5 arasında uygulanan ek ödeme oranları yetersiz kaldığından, en az yüzde 8-9 oranlarına yükseltilmelidir.

-Dini bayramlar öncesinde ödenmekte olan 1000 lira ikramiyeler, alım gücündeki kayıplar dikkate alınarak yıllık TÜFE artışına göre arttırılmalıdır.

-Evi olmayan emeklilerimizin TOKİ konutlarından uygun ödeme koşulu ile konut sahibi olması devlet politikası olarak benimsenmeli, emeklilerimiz kiradan kurtarılmalıdır. Derneğimizin bir Projesi olarak TOKİ’ye sunulan ve emeklilere TOKİ konutlarından kontenjan ayrılmasını sağlayan uygulamanın kapsamı genişletilmeli ve kontenjan oranı %25’ten %50’ye çıkarılmalıdır.

-Kira fiyatlarındaki artış ve ısınma giderlerinin yükselmesi, emeklilerimizin hane halkı tüketim harcamalarını yükseltmekte ve bu harcamalar bin lira aylık alan bir emeklinin gelirinin yaklaşık yüzde 60’ına denk gelmektedir. Emeklilerimizin bilhassa kış aylarında yakıt ve kira desteğine ihtiyaç duyduğu açıkça ortadadır. Hükümetten talebimiz, zorlu kış koşullarında geçimlerine katkı sağlayacak şekilde alt gruptan aylık alan emeklilere ‘kira ve yakacak yardımı’ adı altında ek bir ödemenin yapılmasıdır.” (Haber: Helga TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here