Türk Kadınlar Birliği İskenderun Şube Başkanı Canan Gencer ve Köşe Yazarı Faruk Atalay Konuğumuz Oldu
Geçtiğimiz yıllarda düzenledikleri ‘Kitap Kampanyası’ ile bir araya gelen Türk Kadınlar Birliği İskenderun Şube Başkanı Canan Gencer ve Köşe Yazarı Faruk Atalay, sosyal sorumluluk projeleri kapsamında zaman-zaman bir araya gelmeye devam ediyor.
Davetimiz üzerine gazetemize gelen Gencer ve Atalay, kentimizde hayata geçirilebilecek sosyal sorumluluk projeleri hakkında fikirlerini beyan ettiler.
Özellikle kadınların, sosyal hayata karışmaları, ekonomiye katkıda bulunmaları adına, kamuoyunda duyarlılığı artırmak amacıyla bazı kampanyalar düzenlediklerini kaydeden Türk Kadınlar Birliği İskenderun Şube Başkanı Canan Gencer, yıllar önce düzenledikleri ‘Kitap Kampanyası’nın da buna bir örnek olduğunu ifade etti.
1995 yılından bu yana Türk Kadınlar Birliği İskenderun Şube Başkanlığı görevini yürüttüğünü söyleyen Gencer, bu geçen zaman içinde yaptığı hiçbir çalışmada çok da destek görmediğini ifade ederken; “24 yıldır Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkeleri doğrultusunda, onun yolundan şaşmadan çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yirmi sene sonra ilk kez, Valiliğimizin desteğiyle SODES kapsamında ‘Hünerli Eller, Hünerli Kadınlar’ kampanyasını yürüttük. Kampanya dahilinde pastacı ve aşçılık kurslarımız oldu. Mezun olan 20 öğrencimizin hepsi iyi yerlere yerleşti. Bunun için altı ay uğraş verdik. Bu kampanyamızda İskenderun Ticaret ve Sanayi Odasının finansal desteğini gördük. Bu tür kurslarımızı yaygınlaştırmak, çeşitlendirmek amacıyla yer istiyoruz. Üç ayrı yerimiz var ama kira ödemede sıkıntılar yaşıyoruz. Kurumsallaşmak istiyoruz. Bunun için de özellikle İskenderun Belediyemizin desteğini bekliyoruz. Bugüne kadar bizlere destek olan Payas Belediyemize de teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Yıllar önce Köşe Yazarı Faruk Atalay ile gerçekleştirdikleri ‘Kitap Kampanyası’nın önemine de değinen Gencer, kampanya için çok emek harcadıklarını hatırlatarak; “Okumak çok önemli. Özellikle çocuklarımıza okumayı mutlaka aşılamalıyız. Çocuklarımız, bilgisayarlardan, tablet ve telefonlardan biraz uzaklaşmalı, kitap okumanın önemine ve zevkine varabilmeli” dedi.
Kadınların el emeği ürünlerini satabilecekleri ‘Kadın Emek Pazarı’ açmayı istediklerini de sözlerine ekleyen Gencer; “Çoğu şubemizde var. İskenderun’da da olsun istiyoruz. Bunun için çalışmalarımız var. Kadın Emek Pazarını açmak istiyoruz. Millet Parkı içerisinde bize yer verilirse, kadınların ekonomiye katkı sunmalarına vesile oluruz. Özellikle dezavantajlı kadınlarımız, el emeği ürünlerini bu pazarlarda satarak ev ekonomilerine katkı sağlamış, bütçelerini oluşturmuş olurlar. Belediyemizin de desteğiyle kadınlarımıza destek olmak istiyoruz. Kadınlara yönelik her türlü çalışmada varız” şeklinde konuştu.
Köşe Yazarı Faruk Atalay da kentin sorunlarına değinirken, İskenderun’a değer katacağına inandığı projeleri de bizlerle paylaştı. Sivil toplum kuruluşları ve yöneticilerinin toplumun sorunlarını dile getirten kişiler olduğunu kaydeden Atalay; “Bizde sorunlara kayıtsız kalamadık. Dilimiz döndüğünce sorunları ifade edip gündeme getirmek istedik. Köşe yazarlığından gelen objektif bakış açımız var. Amacımız üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil asla. Sorunlara çözüm önerilerimizi paylaşacağız.
Kentimizin en önemli sorunlarından ikisi su ve çöp. Su hayattır ve en temel haktır. Hak gasp edilmemelidir. Çöp konusuna gelince tüm İskenderunlular gibi bizde kentimizin daha temiz olmasını istiyoruz. Örneğin çöp toplayanlarla işbirliği yapılabilir. Herkesin evini önünü temiz tutması sağlanabilir. Tüm sistemlerde havuç ve sopa işe yarayan bir uygulamadır. En azından insanlar sisteme alışana kadar ceza-i işlem uygulanabilir. İrade yoksa eylem de yoktur” şeklinde görüşlerini dile getirdi. (Haber: Helga TERBİYELİ)
