Değerli okurlarım, futbolumuz bazen aşama yapıyor, geriliyor, en çok da duraklıyor (en kötüsü de bu) olsa da şu son yıllarda herkesin ağzı kan dolu ama ne hikmetse tükürmeye korkuyor.
Delikanlıysan tükür bakalım, doğru içerdesin ve duruşma günü bekleme öyle bir şey yok. Ne zaman ki birileri emir verecek, hani bağımsız yargı diyoruz ya işte onlara göz kırpılacak, o zaman duruşman başlar. Beraat bile etsen orada yattığınla kalırsın. Bu işin iade-i itibarı yoktur. O bağımsız adalet özür dilemeği gereği duymaz. Çektiğin çile yanına kar kalır…
Futboldaki adalet mi diyorsunuz? Çok ilginçtir ki yine son yıllarda, futbolumuzdaki adalet duygularının köreltilerek, yamultularak, bir yerlere çarptırılarak, korkutularak günümüz şartlarında istenilen biçimde işlemediğini, adil olmadığını herkes biliyor.
Yine de Adalet dediğimiz o müessese okuduğu kitaba uyarak, göstermelik de olsa bazı cezalar kesti. Adaletin kitabı öyle emrediyordu da, ondan… Bizimde bazı bildiklerimiz var ama siyasetime gelen arkadaşım bazı şeylerin altını çizdi adeta…
Şunları söyledi… UEFA (üstü kapandı gibi gözüken şikeden dolayı) rahatsız, UEFA, talimatlarının cidiye alınmayacağından endişe etmektedir. UEFA prestijini kurtarmak isteyecektir.
Bazı çevrelerce atı alan Üsküdar’ı geçti gibi türküler çağırıyor ama gelişmeler bu işin henüz bitmediğini gösteriyor. Hayırlısı olur diyoruz… “Adalet Mülkün Temelidir” ibresi bütün mahkemelerin ve genellikle hâkimlerin sırtlarında dayadığı duvarlarda yazılı, hem de yıllardan beri.
Yazmasına yazıyor da. Adil olunursa, adalet mülkün temeli olur. Aksi halde adalet yolsuzların, kanunsuzların baba ocağı olur. Şu aşamada, futbolumuzdaki çifte standartlardan ve yarandan nelerin serbest olduğunu anlatacağım. Tabi bildiğim kadarıyla…
Bir büyük kulübümüzün bir futbolcusu, bir futbol müsabakasında Hakem Cüneyt Çakır’ın bir kararından dolayı yakasına yapışıyor ya da yakasını tutuyor. Kırmızı kart ve anında ihraç, tamamıyla doğru! Gözlemci raporuna göre MHK hakemin yakasını tutan o futbolcuya 11 resmi müsabakalardan men cezası…
Ceza Az Bile, Tamamıyla Hakça… Ve de o futbolcunun takımı bu cezayı az buluyor, süresiz kadro dışı ve elli bin liralık (euro) para cezasıyla, MHK’nın verdiği cezayı yoğunlaştırıyor. Binlerce sporseverin gözleri önünde küçük düşürülen hakemlerimize sahip çıkma adına verilen cezaları, hem destekliyor ve hem de bu tür olayları kınıyoruz.
Bu olay böylece sağlama alındı, caydırıcı oldu diye düşünüyorken, kısa süre sonra yine hakemlere yönelik, daha aşağılayıcı, yine binlerce sporseverin gözleri önünde, hakemlerin prestijini sıfırlayan, aşağılayıcı, telafisi olmayacak çirkin bir olaya daha tanık olduk. Bu olayı da fazlaca ayrıntıya girmeden yarın ki sayımızda sizlere sunmak istiyorum. Yine sizler karar vereceksiniz.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
