Futbol ve Kardelen (4)

0
49

Değerli okurlarım, güç kazanmak şiddet duygusunu kuvvetlendiriyor, tetikliyor. O zaman güç ile barbarlık arasında ters bir ilişki var demekıtir. O halde güç insan sadece insan nefesinin soylu değerlerle donatılması ile ehlileştirilebilir. Ruhun soylulaşması için dinler, felsefe ve ekonomik doktrinler ellerinden geleni yapmışlar. Bu uğurda, baldıran içen eski Yunan düşünürlerinden, kendisini kırk odaya hapseden Tibet rahiplerine kadar dünyanın her yerinde insanı asalete taşımanın uzun ve yorucu bir mücadelesi var.

Bütün felsefeler hakkı olmayanı reddetmek, imkânlarını paylaşmak, güçsüz olanın yanında durmak ve savunmasız korumak üzerine kilitleniyor. Futbolda rakibinin sert bir hareketiyle yere düşen sporcuya değil de o fiili yapana kart verildiğinde hak yerini bulmuş oluyor. Bakınız, hemen yanı başımızda duran, küçük bir kolektif emekle kolayca halledebileceğimiz küçük dertlerimizi patlamaya hazır çöp yığınına dönüştürmek için çaba harcamak kimse için değerli değil. Genel olarak hırslarımız, sahip olduklarımıza nitelik katmak gibi emek isteyen meselelere iştahsız.

Örneğin, bayrak ve toprak üstüne yaptığımız büyük kavgayı bir an için ertelesek, Türkiye’nin tamamında bayrak sayısı kadar sakat insanın, sakat sporcuların hayatını kolaylaştıracak teknoloji ve acil konforu getirmek istesek yanımızda neredeyse kimseyi bulamayız.

Hamasi bir siyasi güç getirmeyen hiçbir iş bizim işimiz değildir. Dolayısıyla yapmamız gereken işleri de bir türlü yapamıyoruz. Soysuz tembellik geleneğimizin altında haydutsal güçle olan ters ilişkimiz yatıyor. Üstelik bize bunu yapmadığımızı yüzümüze vuranlara da çok kızarız. Aldığımız eleştirileri sadece söylendiği gibi, olmadığımızı göstererek aşabiliriz.

Sporda nasıl başarılı olamıyorsak bunu ahlaksızlığını iyi beceriyorsak birçok insanların umutlarını yok etmekte de üzerimize yoktur. Yeni bir dünya tasavvur etmek, ahlaksız alışkanlıklarımızı değiştirmek, (rüşvet, yolsuzluk, güçsüzlere şiddet) hep zor olmuştur. Geleceği, geçmişin uzantısı gibi algılamak daha kolay, yeni bir mantığın doğduğunu kavramak güçtür.

Güç paylaşılmazsa barbarlaşır. Saygın bir güç sahibi olabilmek için, evrensel bir meşruiyet ve güven duygusu ile bütünleşmek sorundayız. İnsan hak, özgürlüklerine güven duygusunun kazanılması gerekir. Oysa günlük siyasi, toplumsal alışkanlıklarımız ve spora olan yakınlığımız, sürekli söylediklerimin teri bir eğilimdeyse ve güç sahipleri de bunu statlardaki konuşmalarıyla tetikliyorlarsa işler hiç farkına varmadan çığırından çıkabilir. Futbolda öyle olmadı mı? Olacağından başka.

Tehlike sinyallerinin özelliği tehlikeden sonra öneminin ve de gücünün anlaşılmasıdır. Bütün güzellikleri düşünmek yine insanların elinde ama düşünmüyoruz ki. Belki de düşünmek işimize gelmiyor. Aklımızdan geçenler, birilerini kandırarak bir şeylere sahip olmak. Başka bir şey düşünemiyoruz.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here