Futbol, Topu Tekmelemek Değildir (3)

0
45

Değerli okurlarım, bugünkü makalemde çok şeyler var. Sizlere önemli konulardan söz edeceğim. Anlatacaklarıma benimle beraber, inanıyorum ki sizler de mutlu olacaksınız. Hayatımızda geride bıraktığımız günler bizleri hem eğitiyor ve hem de çok şeyler öğretiyor. Bazı şeyleri görebilmek için bakmak gerekiyor. Sözlerim bakınca görenler için…

Peki, geriye dönüp baktık görüyoruz. İyice bakalım ve görelim. Futbolumuz yerlerde sürünmüyor mu? 2012 Avrupa Şampiyonası finalleri çok yüksekteydi ve bizimde boyumuz ulaşmadı. Doğru değil mi? Liglerimizin tadı tuzu var mı? Motivasyon dediğimiz olguyu ara ki bulasın. Yanlış mı?

Teşvik primi ve şike soruşturması kapsamında, tutuklamalar, soruşturmalar hala devam ediyor. Bu kez futbolumuza yön verenlerin önde gelenlerini tutukluyorlar. Bu ne anlama geliyor bilmiyorum. Balık baştan kokuyor. Ağaçlar üstten yanmaya başladı. Köküne ulaşmadan söndürülme olasılığı olsun diye belki de!

Avrupa maçlarında sesi soluğu çıkmayan futbolcularımız, yerli müsabakalarda hakemlere etmediğini bırakmıyorlar. Neden acaba? Bütün gözler, sezon sonu verilecek kararlarda (Şike ile ilgili tabi…) Bu kararı kimler verecek? Türkiye Futbol Federasyonu (!)

Tutuklanmış ya da şaibeli kişilerin böylesine önemli bir yetkisi olabilir mi sizce? Bakın ne günlere kaldık. Bunlara şimdilik razı olalım ve de şükredelim. Nesine şükredelim demeyin sakın. “FUTBOL GARIN MI DOYURUR” diyenler tetikte bekliyorlar. Allah onlara fırsat vermesin, mahvolduğumuzun resmidir.

Sözlerimi teyit etmek için bir örnek vereceğim. İki günlüğüne Ankara’dayım. Benim için çok önemli bir şehirdir Ankara. Başkent olmasından çok daha öte! Meclise gidip bir oturumu izleyelim dedim. Meclise yakın sokakların birinde iki kişinin münakaşasına tanık oldum. Temiz pak giyimlilerde ve ikisinin de elbisesi lacivertti. Ne kadar güzel değil mi? Fakat birbirine sarf ettikleri sözler düşman başına…

Biraz yaklaştım ve yakalarında rozeti gördüm. İkisi de mebus. (!) Birbirine nasıl iltifat ediyorlardı biliyor musunuz? Sen de şu kadarcık namus ve haysiyet varsa… Öbürü, sen de zerre kadar haysiyet ve utanma varsa…

Sonra yaklaştılar ve bir ihale sözcüğü dolaşmaya başladı ve tokalaştılar, öpüştüler ve göz ucuyla bana da baktılar ya, ben onlara hiç de güzel bakmıyordum. Yüz vermedim ve de çektim gittim. İnsanlarımızın yüzde ellisi bunlara oy verdiler. Bize müstahak ama futbol bize göre, hepimize her şeyi unutturuyor, neme lazım.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here