Belen İlçesinde Yeni Abide Nasıl Olacak? İskenderun Festivali Bu Yıl Neden Yapılmadı?

0
395

Geçtiğimiz gün tarih kokan Belen ilçesindeydim. Akşamın başlama saatlerinde Abide’de çay içerken, gözlerim geriye doğru kaydı. Oturduğum yer eski Belen mezarlığıydı. Dedem, nenem ve onlara ait kuşağın gömüldüğü yer. Onları bir daha gördüm. Dedemin dedesinin Tataristan’dan geldiğini, Abide’de Türkmen türkülerini duyar oldum. Şimdi Türkmenleri Irak illerinden kovmaya çalışan, ruhsuz insanların çığlıkları kulaklarımda. O insanlara kim sahip çıkar, o insanların hakları nasıl ellerinden alınmaya çalışılır?

Düşünmemek elde mi? Güçlü gibi gözüken güçsüzleriz. Ellerimiz kollarımız bağlı onların yaşadıkları korkunç vahşeti sadece seyrediyoruz. Kendi içimizden vurgun yemeye alışan bir millet olduk. Milli ve hissiyat gerektiren duygulardan tamamen uzaklaştırıldık. Bir yerde kendi canımız acıdıkça acıyor. Diğer yanda gezi diye inleyip duruyoruz.

Nerede tarih yazan bu ırk? Boş bir hikâyeymiş yazılan çizilen anlatılan… Ölüm korkusu sarmış her yanımızı… “Aman bana değmeyen yılan bin yaşasın” diye kendi kendimizi avutup duruyoruz. Belen’de sökülen abidenin serin gölgesinde gözlerimden yaş akıyor. Dedem, Usta Hasan onarımını yapmıştı sökülen eski abideyi. Şimdi o tarihi abide söküldü yerine yenisi yapılıyor. Neden söküldü o tarihi anıt desem, kim ne şekilde söktürdü diye nasıl cevap verilir bilmiyorum! Yakında Muhteşem Süleyman’ın külliyesi sökülür mü? Bakın orasını bilmiyorum. Abide sökülürse o da sökülür.

Tarihimiz bizlere geleceğimizi çağrıştırır. Tarihini bilmeyen uluslar zaman tünelinde kaybolur. İskenderun’da her yıl yapılan eski festivallerdeyiz. Oluklar halinde sahilde stres atacağız. Bilmem nerelerin açılışları yapıldığında, göğsümüz kabaracak. Sahi bu yıl neden 5 Temmuz Festivalimiz yapılmadı. Cılız şekilde çelenk töreni ve ardından İstiklal Marşımız. Akşam sanatkârlarla bir olan İskenderun halkı nerede? Fener alayı ne oldu da kayboldu?! Temmuz sıcağında sahile toplanan çoluk-çocuk nerede?

Unutulur mu Fransızlardan kurtuluşumuz. Geçmişte kaldı deyin unutturun! Bizlere geçmişimizi unutturmaya kalkanlar şunu asla unutmasın. Ulusumuz geçmişiyle var olmuştur. Binlerce yıl şanlı tarihe sahip bu topluluğumuzu yıkmak için şu yüzyıldayız hala içerden ve dışarıdan kökümüzü sökmeye çalışıyorlar. Ama başaramayacaklar.

Neyse “bu yıl geçmişimizi unuttuk!” derken, belki 15 Temmuz ile birleşim olur diye düşündüm. Beş Temmuz İskenderun’un kurtuluşu… 15 Temmuz yurdumuzun yeniden kurtuluşu… Yarın 15 Temmuz, bakalım neler yapılacak? Şimdiden billboardlarda boy-boy resimler var ama festival niteliği yok gibi! Bekleyelim bakalım bir sürpriz olur da yorgun İskenderun halkı sahile indirilir mi?

Şimdi gel de eskilere dalıp da düşünme! Etrafımda gezinen insanlar değişti. Değişik şekilde kulaklarıma yansıyanları anlamak istiyorum. Geçmiş tarihimin bir anda yanı başımda olduğunu hissettim. Belen geçidinden geçen Osmanlı, bu geçitten geçerken ölüm denilen şeyi düşünüyor muydu? Bazen hamamın külhanında yanan ateş gibi yanıyorum. Geçmiş kültürümüzü o insanlarla yeniden yaşamak ne kadar da güzel. Atalarımız her gittikleri yere han, hamam ve cami yaptırmış. Bu şanslı yerlerden biri de Belen ilçemizdir. Bende çok şanslı kişilerden biri sayılırım. Hiç olmaz ise arada bir çıkar dolaşırım diyarımı. Çok sıkılırsam avazım çıktığı kadar Belende bulunan ”kakalı buruna” döner bağırırım ama kendi sesimi yalınız kendim duyarım.

Milyonlarca kişi dolaştı bu diyarları. Halen ayak izleri dün gibi ıslak! Bir anda yerlerinden kalkacaklar gibi sanki! Onlar kalksa, olanları görse, benim gibi çok sinirli ve sıkıntıda olurlar sanırım. Bir tarafta özbeöz kendi kanım ve canım yok edilmek isteniliyor. Tarihiyle geçmişiyle birlikte… Şimdi onlar yok yalnızca tarihte hatıraları mevcut. Onlarla birlikte bizlerde kaybolmuşuz haberimiz olmadan.

Belen hamamının ufacık görüntüsü altında, tarihimizin deryaları altında yaşamanın keyfiyle bir tuhaf olurum. Özellikle göbek taşına uzanıp; gözlerimle yukarıya doğru baktığımda, koskoca orduların biri gelir biri gider. Kurnalardan akan suyun akış ahengiyle derinliği yakalarım bırakmacasına. Gözlerimi kapattığımda geçmişten gelen otantik müzik kulaklarımda çınlar. Ruhumla birlikte bedenim onlarla dinlenir.

İskenderun’un Kurtuluş yıldönümlerinde, Beş Temmuz Festivalini varın yapmayın. Eski tarihi abideyi sökün. Kimse size bir şey söylemez…

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here