Geçtiğimiz seçim öncesi bayağı gündemde kalmak isteyen alışıla gelmiş anket yapan şirketler, 24 Haziran öncesi yaptıkları yanlı tutumlarla bayağı çuvalladı. Özellikle MHP ile ilgili verdikleri rakamlarla, 49 yıl geçmişe sahip bir siyasi partiyi tamamen seçmenin gözünden sildiler. İnanın anket gözlemlerini incelediğimde, baştan aşağıya soğuk duş almış gibi hissettim kendimi. Şimdiye kadar birçok anketlerle ilgili çalışma yapanları çok gözlemledim. Hiç birinde kendi özümü çağrıştırmayan sorularla karşılaşmadım.
Milletler kültür değerlerine sahip çıktığında değer kazanır. Bir millet kökten gelen ananeleriyle var olur. Azınlıkların yarattığı sanal güç gelip geçicidir. Özgürlüklerini başarılarla kazanmış köklü devletler ayakta kalır ve mevcudiyetlerini ilelebet devam ettirir. Yapılan anlamsız anketlerle kazanılmış denilen değerlerin hükmü yoktur. Toplumda yaşayan kişileri değişik form ve kimliklerle anmanın anlamı olmaz. Sözlü ve yazılı anketler ciddi kuruluşlar tarafından yapıldığında değer kazanır. İnandırıcılığı olur.
Ama maalesef inanç duyduğumuz önde gelen anket şirketleri bu seçimde ne yapacağını şaşırdılar. Seçim öncesi özellikle MHP Genel Başkanı Sn. Devlet Bahçeli, anketörlerin yapmış olduğu yanlı yayınlarına ateş püskürdü. Olmayacak bir şeyin üstüne yürüdükleri için “halkın kendi öz iradelerine şimdiden engel oluyorlar” dedi.
Azınlık kültüre sahip vatandaşların yaşam alanı; Anadolu topraklarıdır. Anadolu insanı vatan üzerine candan yoğrulmuş insanlardır. Vatan’ın tehlikeye gittiğini gördüğü hissettiği anda ne yapacağını onlar gayet iyi bilir. Bu topraklar üzerinde yaşayan insanların tümü birbirine eşittir. Birileri ortaya çıkıp, toplumsal konuşamaz ve bir geneli asla temsil edemez. Kendilerini bir milletten üstün gören kişilere asla itibar etmezler. Toplumda var olan kültür farklılıklarına ise farklı kültürler denir.
Her millet kendi içinde farklı kültürlere sahip azınlıkları barındırabilir. Azınlıklar yalnızca belli bir kültüre sahip insanlardan da teşkil olmaz. Kendilerini özgürlükçü diye ortaya atanlarda bence bir azınlık çoğunluktur. Azınlık yaşadıkları tüm toplumu temsil edemez. Onların da aralarında vatan için yanıp tutuşan insanlar vardır.
Türk milleti kendi örf ve adetlerine sadık kalarak, asırlar boyu medeniyetlerini kendi bünyelerinde barındırmış üstün kılmıştır. Millet olarak; Dünya’da bizleri hor gören ülkelere rağmen dimdik ayaktayız. Her yanımız her yönümüz düşmanlarla çevrili. Bizim bizden başka dostumuz kalmadı. Bizleri hor görenlerin eline en ufak bir fırsat geçtiğinde alayımızı bir kaşık suda boğarlar. Tarihlere öncülük eden, devirler kapatıp açan Türk milletinin vatan sevgisine tarihler tanıktır. Vatan sevgisini dinimiz de övmüş ve teşvik etmiş…
Türkiye her kültürlerle yaşamış ve yaşamaya devam eden, özlenen ve imrenilen bir ülkedir. Seçim öncesi kendilerini bu milletten üstün gören kişi veya kişiler ve bunlara bağlı kuruluşlar, seçimin nabzını tutmak gayesiyle çok değişik haber araçları vasıtasıyla, ekranların karşısına geçip her telden çalıp oynamaya başladılar. Bu yorgun milletin öz duygularına bakmadan hükümeti devirdiler kafalarına göre yeni hükümeti forsa ettiler. Etkilemek adına neler yapmadılar ki… Çünkü ortadaki lokma; tatlı ve ballıydı. Hedefleri ya tutarsa diye çalmadık kapı bırakmadılar.
Türk tarih ve coğrafyası; öyle iki günde “siyaset öğrendim” diyerek ortaya çıkanları asla affetmez. Siyasi çalışmalar içerisinde olmak isteyenler şunu hiçbir zaman unutmamalı; Türk toplumu en ufak aile yapısından, tüm ulusuna kadar vatan sevgisini bedeliyle yaşar ve ölürler. Kişilerin ideali uğruna veya bir siyasi partinin geleceğini öğrenmek için, uyduruk kişi veya sözde kuruluşlarla anket yapılmaz. Yapılsa da toplumsal inandırıcılığı hiçbir şekilde vatandaşlar tarafından kâle alınmaz.
Nitekim daha seçim akşamı yanlı haberlerle bir olanların son hallerini hep beraber izledik. Haber kanalları sus-pus oldu. Seçim öncesi bunca konuşma yapan kişiler etraftan bir çırpıda silindi gitti. Demek anket yapmak öyle her baba yiğidin karı değilmiş. Belli bir birleşimi bozmak adına insanları bir yerlere taşımak isteyenler, görüldü ki yaptıkları taşkınlıklarla baş başa kaldılar.
