Değerli okurlarım, ülkemizde yıllardan beri değişen fazla bir şey yok. Teknoloji derseniz, o kendi kendini değiştiriyor zaten. Bir de rakamlar yer değiştiriyor o kadar. Benim artarak çoğalan asi özlemimin, gururlu direnişinin büyülü öfkesi.
“…Yoldaş Muhtarı toprağa verdiğimde de tanık oldum. Değişen bir şey yok. Zalimler korkak, korkaklar yine zalim. Hem korkaklar ve zalimler, üstelik yalancı şahitler. Kadınlar pür tuvalet ama başında yarım metrelik bez bağlı. Ciplerdeler ve havalarından geçilmiyor. Bir sosyalist vefat ettiğinde onlar cenazeye gitmezler, Damat Ferit’te olduğu gibi. Cenazeye bile hürmetleri yok.
İki ayyaş dediğini unutmadım, hep aklımda, hesabı sorulacaktır. Belki yarın, belki yarından da yakın! Gün ola harman ola, sonunuz yakın! Gözünüzde zerresi yok acımanın. Şunu da unutmayın ki, acıması da, şikesi de yok Azrail’in! Zaten, gelişinize ben karar vermedim, size oy verdiysem elim kırılsın, gidişiniz muhteşem olacaktır…”
Sakin, sessiz ama sessizliği bile kulakları sağır eden Devrimin Yaşayan Lideri aynen böyle, liderliğine yakışır şekilde böyle söylüyor.
Bir futbol müsabakası başlamadan önce iki takım oyuncuları bir öbek oluşturur ve motivasyonu yükseltme açısından bir şeyler konuşurlar bildiğiniz gibi. Kendini ispatlamış bu cefakâr ve fedakâr millet günün birinde kenetlenecek ve yanlışlarından dönmeyenlere “Dur” ve de “Buraya Kadar” diyecektir.
Adam gibi adam olmanın raconunda neler vardır? İnsanım diyebilmek, kul hakkı yememek, dini istismar etmemek, milleti ayrıştırmamak, ahlakı özümlemek, Yüreğinde Allah korkusu ve kulundan utanması olanlar bunların hepsini de yapabilirler.
Sporda da ve özel yaşamda da ahlakı en üst seviyede tutmak çok önemli bir hadisedir. Kesinlikle göz ardı edilemez. İnsan olmak, mutlu olabilmek bir anlam ifade etmelidir. Bu anlam denilen hadise de kendimizi geliştirip, bayatlamış eskileri tedavülden kaldırmakla başlar. İnsan olmak, ahlakı içimize sindirmek kolay olmayabilir ama zor olduğu da söylenemez. Onlar bile becerebilir.
Hakemlerin doğru karar vermesi “VAR”a gitmeden yöneticilerin haddini bilmesiyle sporumuzdaki meseleler azalmış olur. Karşı cinse saygılı olmak, cimri olmamak, doğru sözlülük, paranıza güvenerek yanlışlar yapmamak. Futbolda da siyasette de adalet istismar edilmemelidir. Aksi halde huzuru kaçan Milet yollara çıkar ve iş çığırından çıkar.
Ülkemiz, sporumuz ve milletimiz adına yanlış yapanlar adalet önünde hesap vermelidir. Herkes adalete güvenmelidir. Çünkü adalet herkese lazımdır.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
