23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu Olsun

0
57

“En iyi intikam düşmanınız gibi olmamaktır…” Marcus Aurelius

Günaydın sevgili okuyucularım nasılısınız bu sabah? 23 Nisan haftasına girdiğimizden beri arka arkaya gelen şehit haberleri içimizi yakmaya devam ederken; bazı gazetelerin gerçekten ipe sapa gelmez ancak kesinlikle bölücülüğü destekleyen yazıları ve dün CHP genel başkanına yapılan terör saldırısı… (bu sözü özelikle kullandım) Eğer bir şehit cenazesinde sırf CHP’li olduğu için bir başkanı ki kimseyi incitmemiş, kırmamış, ayırmamış, kayırmamış, hak ve hukuktan, Mehmetçik babası bir insanı hiçbir gerekçeniz olmadan darp edip, linç ediyorsanız bu birlik ve beraberliğe atılmış bir yumruktur. Ve terördür… Ve halka atılmış, vicdanlara atılmış bir yumruktur ve bunu ancak bir terörist yapar. Allah akıl versin diyorum. Bu insanlar daha dün gibiydi unutmadık dün bir kez daha çok kötü bir şekilde hatırlattılar Madımak felaketini. Sırf kara cehaletlerinden ayrım ve gayrımdan, insanları diri diri yakanlardan, farkı ne bu insanların ki CHP genel başkanının sığındığı evi -ki o evdeki insanların günahı ne?- taşlıyorlar ve yakın diye nara atıyorlar?

Nasıl bir şey bu, nasıl bir kana susamışlık, üstelik bunu yapan bir kadın, bir ana!!! Uvvv…Utancımdan, sinirden boğuluyorum valla, biz nasıl böyle olduk? Yazıklar olsun milyonlarca kere, yüz milyonlarca kez. Ama kimsenin ekmeğine yağ sürmeyeceğiz. Bu ülkenin geleceğini karartmaya çalışan bu cahil, yobaz, kula kul olan, kukla zihniyetli insanların oyununa gelmeyeceğiz. Doğrudan, haktan, hukuktan, taviz vermeyeceğiz çünkü o hak hukuka herkesin ihtiyacı var. Ve bu saldırı kime olursa olsun aslında halka yapılmış bir saldırıdır, şehide yapılmış, İslam’a, camiye yapılmış bir saldırıdır. Bir namaz vakti, bir şehit cenazesi camiden kalkacak ne demek bu ya? Nasıl bir saygısızlık! Hakkını helal eder mi şimdi o Mehmetçik? Cenazesini savaş alanına çevirdiğiniz için. Allah’ınızdan bulun diyorum o kadar? Ama 23 Nisan şenliklerine kara bir damga vurduğunuz için ne tarih ne de biz sizi asla affetmeyeceğiz.

Ve Yine Dün

Ve bu olay gerçekleşirken dün (Pazar günü) 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısı ile düzenlenen gösteriyi izlemek için nerdeyse bütün İskenderun sahile üşüşmüştü. Adım atacak yer yoktu buna karşın etrafta anlatılmaz bir sessizlik vardı. Ne çocuklarda bir mırıltı, ne büyüklerde bir hışırtı, herkes büyülenmiş gibi telefonuna sarılmış akrobasi gösterileri yapan jet uçaklarının resimlerini çekiyorlardı. Neden bilmem kendimi fareli köyün kavalcısı hikayesinde hissettim. Bütün şehir jetlerin şerefine bölük bölük yollara dökülmüş sahilde resim çekmeye gidiyor.? Ne hoş kendi kendime gülümsedim. Sonra o bir minik öykü geldi aklıma;

Bilge ve arkadaşı uçsuz bucaksız bir yerde yürürken arkadaşı “etraf ne kadar sessiz” diyor. Bilge “etraf ne kadar sessiz deme ben hiç ses duymuyorum” de diyor. “Çünkü sessizliğin de sesi var.”

Ve kendi kendime sessizliğin sesini dinlemeye başladım. İskenderun’u seviyorum dedim. Hiçbir huzursuzluk, kavga, gürültü, olmadan bunca halk gülümseyerek, birilerinin arasından geçip gidiyorlar diye. Valla övündüm bu kardeşlikten, birlikten, beraberlikten ancak bendeniz çok ses duyuyorum ya! Bu insanlar selama yanıt vermiyorlar? Neden selama karşılık verilmez kardeşim?

Ve kendimi bildiğimden beri hangi durumda olursam olayım 23 Nisan’da neşeli olurdum ve hep dilerdim bu değişmesin diye. Ancak dünkü olaylar ve şehitlerimiz, mekanları cennet olsun. Bütün neşemi acıya çevirdi, çocuk bayramı sevincimiz acıyla, üzüntüyle yoğruldu. Allah’tan bulsun neden olanlar.

Okulluyken neşemiz kaygısızdı ve hüzün denen kara melek yanımıza uğramazdı hiç. Ama şimdi büyüdük ve neşemize hüzün karıştı ve derin bir düşünce esir etti bizi. Eskiden minnet ve teşekkürle anardık bize armağan edilen bu ve bütün bayramları, çocukluğun hafifliği ve derin sevinci ile. Çok düşünmezdik. Bilirdik, Egemenlik ve çocuk bayramı olduğunu.

Çocuğu anlardık ama egemenlik? Onu da bilirdik. Egemenlik en genel anlamıyla devletin ülke toprakları üzerinde siyasi yönetim yetkisini kullanma hakkıdır diye Atatürk, babadan oğula kalan saltanat yönetimini kaldırmış yerine halkın iradesini simgeleyen Büyük Millet Meclisi’ni 23 Nisan 1920’de Ankara’da açmış ve “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” demiş. Ve kuruluş felsefesi bu olmuş. Ve sonra biz çocuklara armağan etmişti. Gururumuza paha biçilmezdi bütün dünya çocukları arasında. Hangi devletin kurtarıcısı Atatürk ki, hangi devletin kurtarıcısı çocuklara bu kadar önem verip onlara egemenliğin timsali olan bir bayram armağan etmiş ki? Ve biz bunun ayrımında idik, aha okula yeni başladığımızda bile.

Ve şimdi ayrımında olduğumuz daha başka şeylerde var artık. Bizimle birlikte büyüdü düşüncelerimiz ve değer yargılarımız. Bize armağan edilen egemenliğin daha, daha çok farkındayız şimdi. Bastığımız toprakların değerini daha çok biliyoruz ve her adımda bu topraklar için torağa düşen ecdadımızı incitmemek için yere yavaşça ve saygıyla basıyoruz. Ve onların emanetine sıkı sıkıya sarılmak görevlerin en kutsalı ve vazgeçilmezi bunu biliyoruz. Ve biz her 23 Nisan’da yine çocuk oluyoruz. Kaygısız ve neşeli elimizde bayraklarımız yağmur çamur demeden ilerleriz.

Ve sevgili okuyucularım sağlıkla, sevgiyle kalalım, ayrımsız, gayrımsız diyeceğim tabi ancak terörün her türlüsüne karışmış insanlar bizden değildir, bizde onlardan değiliz ayrıca insana, kurda kuşa, börtü böceğe zarar verenler de bizden değil.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun ve çocuklarımız geleceğimiz… Onları aydın ve insana, doğaya, sevgiyle, saygıyla büyütelim. Yase

Günün Şiiri

23 Nisan
Geldi 23 Nisan
Herkes sevinçli olsun
Erken kalkıp gidin okula
23 Nisan’ınızı kutlayın
Giderim oyunlar oynarız
Yürüyüş yaparız
Güzel şeyler yaparız
23 Nisan çok güzel
23 Nisan şiiri 3 kıtalık

Sanki her tarafta var bir düğün.
Çünkü, en şerefli en mutlu gün.
Bugün yirmi üç Nisan,
Hep neşeyle doluyor insan.
İşte, bugün bir meclis kuruldu,
Sonra hemen padişah kovuldu.
Bugün yirmi üç Nisan,
Hep neşeyle doluyor insan.

Bugün, Atatürk’ten bir armağan,
Yoksa, tutsak olurduk sen inan.
Bugün yirmi üç Nisan,
Hep neşeyle doluyor insan.
Saip EGÜZ

Biz Dünya Çocuklarıyız

Bizler çiçekleriyiz
Umudun ve sevincin
Habercisiyiz biz
Gelen mutlu günlerin

Biz hepimiz kardeşiz
Her dünya çocukları
Kuracağız birlikte
Yaşanası dünyayı

Her ülkeden, her ırktan
Biz dünya çocukları
Verelim hep el ele
Dünyanın her yerinde

Haydi çocuklar gelin bizimle
Yürüyelim biz yarına
Haydi çocuklar gelin bizimle
Mutluluğa ve barışa

23 NİSAN 1920

Kara bir bulut çökmüştü, ülkemize
Kara kapkara bir bulut;
Yıldırımlar koptu, şimşekler çaktı,
Vatanımız parça parça yaptı.

Olamazdı, böyle şey
Bu kara bulutlar dağılmalıydı.
Evet dağılmalıydı, bu bulutlar;
Bu vatan kurtulmalıydı.

Ülkemize bir güneş doğdu uzaklardan
Taa uzaklardan, Selanik’ten,
Sap sarıydı, saçları güneş gibi;
Mas mavi gözleri vardı, Gökyüzü gibi

Kara bulutlar korktu, güneşten;
Dağıldı, dağıldı paramparça oldu.
Gözleriyle bir baktı, gök mas mavi oldu,
Vatan kurtuldu, meclis kuruldu.

Tarih 23 nisan1920,vatan hür oldu…
Atatürk’ten, bütün çocuklara;
Bu mutlu gün armağan oldu.
Hakketti bu vatan, Helal oldu!

Günün Sözü

En iyi intikam düşmanınız gibi olmamaktır.

Mutluluğu, en karanlık zamanlarda bile, sadece ışığı açmayı hatırlarsa bulur.
Marcus Aurelius

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here