Değerli okurlarım, ‘futbola kadın eli deyse n’olur ya da deymese n’olur?’demeyin sakın. Kadınlarımıza çok büyük haksızlık etmiş oluruz. Biraz gerilere bakalım neler göreceğiz? Başbakanımız kadındı, az çok milletvekillerimiz de bulunmakta. Bazı kurum ve kuruluşların üst düzey yöneticileri, büyük dershanelerin müdürleri de kadın değil mi?
Bitmedi… Dayak kolik olup ama evinde oturanlar olduğu gibi, dil kondisyonu yüzünden bir tokat yediğinde, kanal-kanal dolaşıp “reklâm yapanları” ibretle ve de üzülüp süzülerek izlemiyor muyuz? Demek ki, onlar bu işin raconunu bilmiyorlar, içlerine sindirmişler ve sonuna kadar hazmetmişler duyguları oluşmuyor mu?
Özellikle, içinde bulunduğumuz dönemde, futbolun tüm birimlerinde ve üst düzey yönetiminde kadınlar görev almalıydı. Bunun faydaları sayılamayacak kadar çok. Türk Futbolunu düştüğü bataktan kimlerin çıkaracağını bir türlü bilemiyoruz.
Faydaları nelerdir? Futbolcular hakemin gözünün içine baka-baka artistlik yapamazlardı. Hakemler dinli imanlı kararlar verirlerdi. Kulüplerin yönetimi alt yapılarına yönelirlerdi. Sporseverlere ve taraftarlara sözüm yok, kısa süre önce izleyip de yaşadığımız (daha önce de yaşamıştık da neyse) bir Süper Lig müsabakasından söz edeceğim. Maç 1-1 devam ediyor ve son dakikalarda ev sahibi takımın çok net bir penaltısını hakem vermiyor. Hakemin gözünün önünde olan bir hadise…
Hakem, o Penaltıya düdük çalamaz. Sıkar Biraz! Çalamaz. Neden?
O hakem gözünün önünde olan 7-8 saniyelik penaltı hadisesinde şöyle bir değerlendirme yapmıştır, bundan kesinlikle eminim. “…Bu penaltıya düdük çaldığımda, hakemlik sürem ufaldıkça ufalır. Kızağa alınmama da cabası… Çünkü Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı onlardan, Merkez Hakem Komitesi Başkanı da onlardan…”
İnanın ki, sırf bu nedenle o penaltıya düdük çalmamıştır, bundan kesinlikle eminim. Üstelik bu haksızlıktan TFF Başkanı da, MHK Başkanı da ziyadesiyle mutlu olmuşlardır. Çok ilginçtir ki, o hakemin sivrilişini hep beraber izleyeceğiz.
12-13 milyon taraftarı olan bir kulübün başkanlığını bırakıp da neden TFF’ye o kadar insanı diskalifiye edip tek başına başkan oldu ki? Diyelim ki, bunca yıllık tecrübesi var, o deneyimlerim ışığında Türk futbolunu omuzlayacak. Bir yerde böyle düşünmemizin bir sakıncası olmayabilir. Nasıl düşünürsek düşünelim, kokusu en kısa zamanda ortaya çıkacaktır. MHK Başkanını da yarın sizlere sunacağım.
Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA
