Fevzi Yüksel; “İnsanları Çaresiz, Kimsesiz ve Umutsuz Bıraktınız”

0
52

Cumhuriyet Halk Partisi Belen İlçe Başkanı Fevzi Yüksel; “İnsanları Çaresiz, Kimsesiz ve Umutsuz Bıraktınız”

Cumhuriyet Halk Partisi Belen İlçe Başkanı Fevzi Yüksel, gündeme yönelik yaptığı açıklamada ilk olarak, ‘6 Mayıs’ın önemine değindi.

Denizlerin bıraktıkları mirası taşımaya devam edeceklerini vurgulayan Yüksel; “6 Mayıs Deniz’in, Yusuf’un, Hüseyin’in sonsuzluğa uğurlandığı, cunda ve faşizm tarafından darağacına gittiği gün. Aramızdan ayrıldıkları gün, öldü zannettiler ama bir türlü öldüremediler. Ne demişti o yoldaşlarımız ‘Tam Bağımsız Türkiye!’ Bunu haykırmışlardı. Darağacına gittiler, celladı beklemeden o kürsüye tekmeyi kendileri vurdular. Onları öldüremediler, öldürmeyecekler. Aradan bunca yıl geçmesine rağmen Denizleri, Hüseyinleri, Yusufları anmaya, yaşatmaya devam edeceğiz. Bize bıraktıkları ‘Tam Bağımsız Türkiye’ sözünü en gür sesle haykırmaya devam edeceğiz” dedi.

Demokrasiyi, İnsan Haklarını Yok Eden Bir Karar

İçişleri Bakanlığından yayınlanan bir genelgeye göre, herhangi bir eylemde, hak aramada telefonla görüntü alınmasına yönelik getirilen yasaklarla ilgili de tepkisini ortaya koyan Yüksel; “Bu akla tamamen aykırı. Demokrasiyi, insan haklarını yok eden bir karar. Bugün birçok haksızlık, hukuksuzluk, baskı, zulüm o kayıtlar sayesinde ortaya çıkıyor. O kayıtlar sayesinde birçok faili meçhul aydınlatıldı. Hangi hakla yasak getiriyorsun? Anayasamızın 26. Maddesi şunu ifade ediyor; ‘Herkesin düşüncesini, kanaatini sözlü, yazılı, resim yoluyla ve başka yolla yayma hakkı vardır.’ Bu hakkı kullanacağız. Bu hakkımızı engelleyemezsiniz. Ben şahsen gördüğüm haksızlığı, hukuksuzluğu, kanun dışı bir eylemi telefonuma kaydedeceğim, resim çekeceğim, sesli görüntü de alacağım, bunu haykırıyorum ve ilan ediyorum. Bu bir suç değildir. Bu bir hak aramadır, bu bir vatandaşlık görevidir” diye konuştu.

İkizdere’de Bir Katliam Oluyor

Yüksel, günlerdir ülke gündeminde yer alan İkizdere’de yaşananları ‘cinayet’ olarak nitelendirerek; “İkizdere’de bir katliam oluyor, bir cinayet işleniyor. Toplum bu konuda daha duyarlı ve daha gür sesle haykırmalı. Gözü dönmüş ve bir türlü doymayanlar İkizdere’de cinayet işliyor. Dünyanın sayılı vadilerinden bir tanesi, tabiat harikası, bize Yaradan’ın lütfettiği, her türlü canlının yaşadığı bir Vadiyi dozerlerle, kepçelerle, gözleri kan bürümüş bir şekilde katlediyorlar. Taş çıkaracaklarmış, başınıza taş düşsün, taş olacaksınız bunu unutmayın. Bu vadide 49 kuş türü, 71 tane de bitki türü yaşıyor, canlılar, hayvanlar var, orada yaşayan insanlar bal üreterek, çiftçilik yaparak, çay ekerek, çay üretimi yaparak geçimini sağlıyor. Siz ne vicdansızsınız, ne Allah’tan korkmazsınız, oradaki taşa mı ihtiyacınız var. Türkiye’de başka yerde taş mı yok. İkizdere de tabiat, canlılar, ağaçlar ağlıyor, insanlarımız ağlıyor. Bunu görün ve kendinize gelin, İkizdere’den elinizi, ayağınızı, dozerinizi çekin! Buradan o Mehmet Cengiz’e de seslenmek istiyorum; Milletin orasına, burasına küfreden hain, gözün doymadı mı, oradaki taşa mı ihtiyacın var senin. Buna yüz veren, buna bu ihaleleri veren, bunun servetine servet katanlar, sizde utanma, sıkılma, Allah korkusu yok mu? Bir an önce oradan elinizi, ayağınızı çekin” şeklinde sert açıklamalarda bulundu.

Kimse Ekrem İmamoğlu’na Dil Uzatamaz

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ‘türbe ziyaretinden elleri arkada durdu’ gerekçesiyle soruşturma açıldığı iddialarına da yanıt veren Yüksel; “Ekrem İmamoğlu kimyalarını bozdu, gece gündüz rüyalarında Ekrem imamoğlu’nu görüyorlar. Öyle bir tokat atmış ki hala bir türlü hazmedemiyorlar. Neymiş Fatih Sultan Mehmet Han’ın türbesini eli arkada ziyaret etmiş. Elini arkaya bağlamak, ‘Görevimi tam yapıyorum’ edasıdır, haykırışıdır. Bir saygısızlık yoktur. Bir de isterseniz ‘El Genelgesi’ çıkartın. Yakında onu da yaparsınız. Hiç kimse Ekrem İmamoğlu’na dil uzatamaz. Hazmedemiyorsunuz. Biz öyle kuru kuru ırmağına ölürüm şarkısını söylemiyoruz, icraat yapıyoruz. Biz Ekrem İmamoğlu başkanımızla gurur duyuyoruz, ecdadımız ile gurur duyuyoruz” diye konuştu.

Kapanma Komediye Dönüştü

İçerisinde bulunduğumuz ‘tam kapanma’nın da adeta bir komedi haline geldiğini savunan Yüksel; “Bir ‘tam kapanma’ komedisi yaşıyoruz. Nasıl bir tam kapanmaysa, insanlarımız inim inim inliyor. Bu şekilde bir kapanma bu halka reva mı? Bu insanlar ne yiyecek, ne içecek, ekmeğini nasıl eve götürecek, hiç düşündünüz mü? Tam kapanma tam komediye dönüştü, 16 milyon emekçi insan işe gidiyor. İnsanlar isyan etme noktasında, insanlar umudu kesti, çaresizlik içerisinde isyan ediyorlar. Bir günde 7 tane vatandaşımız canına kıydı. İnsanları çaresiz ve kimsesiz bıraktınız, insanları umutsuz bıraktınız.

Emekliye reva görülen 100 TL’ye isyan ediyoruz. Emekliye ‘siz bu kadarsınız’ demek istiyorsunuz. Bu emekli bunun hesabını sizden soracak. Sarayın bir günlük harcaması 60 milyon lira, tasarruf edilseydi o emekliye 500 lira verilebilirdi.

Tüm bu yaşananlara rağmen, umutsuzluk, çaresizlik yok! Aynı inançla, aynı heyecanla ülkemize, vatanımıza, bayrağımıza sarılacağız. Evet kimsesiz kaldık, çaresiz kaldık, umutsuz kaldık ama şu unutulmasın umudumuzu tazeleyeceğiz. Aynı inançla, heyecanla, vatanımıza, geleceğimize çoluğumuza, çocuğumuza sahip çıkacağız. Çünkü bu ülkeyi düşünen Cumhuriyet Halk Partisi var, bu ülkeyi düşünen, karşılıklı seven insanlar var, bu ülkeye yürekten bağlı insanlar var. Biz bu umutla Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan tüm milletimize çare olacağız, umut olacağız ve hep beraber aydınlık, güneşli, güzel günlere kavuşacağız” şeklinde açıklamalarda bulundu. (Haber: Helga TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here