DEM Parti Eş Genel Başkanı Halk TV’de Katıldığı Rota Programında Konuştu…
Tülay Hatimoğulları; “Üçlü Bir İttifak Kesinlikle Yoktur!”
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Halk TV’de katıldığı Rota Programında PKK’nın ‘Silah Bırakma’ sürecine ilişkin soruları yanıtladı.
Sürecin devamında PKK üyelerinin temsili silah yakma töreni ardından Türkiye’ye dönmek istediklerini belirten Hatimoğulları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “En azından biz bu yolu AKP, MHP ve DEM olarak üçlü yürümeye karar verdik” sözlerinin yeni ittifak olarak anılmasına yönelik de bunun mümkün olmadığını vurguladı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Halk TV’de Rota Programına katıldı. Hatimoğulları, Kürşad Oğuz ve İsmail Saymaz’ın sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “En azından biz bu yolu AKP, MHP ve DEM olarak üçlü yürümeye karar verdik” sözlerinin yeni ittifak olarak anılmasına yanıt veren Hatimoğulları, bunun mümkün olmadığını ifade etti.
Herhangi Bir Parti İle Değil, Biz Bu Yolu Devletle Yürüyoruz
Böyle bir ittifakın olmadığının altını çizen Hatimoğulları; “Hem sözcüleri Ömer Çelik’in hem de Cumhurbaşkanının kendi ifadelerinde ‘İttifakın kast edilmediği’ açıklamaları geldi. Biz sürecin başladığı ilk günden bu yana sadece iktidar ile görüşmedik, muhalefet partileri ile de görüştük. Dolayısıyla başından beri barış sürecinin muhalefetsiz olmayacağını vurguladık. Kesinlikle böyle bir ittifak yok. Herhangi dar manada bir partinin çıkarı için olamaz. Biz Süleymaniye’de tarihi bir ana şahit olduk. Bunun konuşulmasını tercih ederdik. Belli ki bir kesim bu süreci istemiyor. Biz herhangi bir parti ile yürümüyoruz. Biz devletle bu yolu yürüyoruz” şeklinde konuştu.
Programda yeni anayasa tartışmalarına DEM Parti’nin destek vermesine dair iddiaları da yanıtlayan Hatimoğulları; “İktidar bir erken seçim sinyali vermedi. Ya erken seçim ya da Anayasa değişikliği gerekmekte… Barış süreci, seçim süreci ile karıştırılmamalı. Bu barış sürecine zarar verir. Biz mümkün mertebe gündemimize dahi almak istemiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Anayasanın Değişmesi İçin Bir Yol Temizliğine İhtiyaç Var…
Kanacak ya da kandırılacak bir parti olmadıklarının da altını çizen DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları; “Anayasa şu an gündem değil ama bu anayasanın değişmesi için bir yol temizliğine ihtiyaç var. Mevcut Anayasa kullanılmıyor. Bunun ortadan kalkması lazım. Muhalefetin üstündeki baskının ve kayyum yasasının kaldırılması lazım” ifadelerini kullandı.
Hatimoğulları; “Ovada Siyaset Yapmak İstiyorlar”
Barış sürecinin devamında PKK üyelerinin temsili silah yakma töreninin ardından Türkiye’ye dönmek ve ovada siyaset yapmak istediklerini de belirten Hatimoğulları; “Bugüne kadar silahı elinde tutmuş olanlar ‘ovada siyaset yapmak istiyoruz’ dediler. Sivil hayata dâhil olmak istiyorlar. Yeni bir sayfanın açılmasını istediklerini söylediler. Pratik bir başarı kazanılması için kararlı bir adım attıklarını söylediler. Kendilerini demokratik siyasete entegre edeceklerini ifade ettiler.
Olması gereken bu zeminin sunulmasıdır. Sürecin kalıcılaşması için ova siyaseti yapmak istiyorlar. Komün tartışmalarına dâhil olmak istiyorlar. Sonuçta geldikleri zaman tutuklanacaklarsa gelemezler. O yüzden doğal olarak somut adımların arasından PKK’de silah bırakan kadrolar için yasal düzenleme yapılmalı” diye konuştu.
Programda ayrıca PKK’nin, Abdullah Öcalan’ın İmralı Cezaevinden tahliye edilmesini de talep ettiği konuşuldu. Ancak Hatimoğulları Öcalan’ın talebinin ‘aktif rol oynamak’ olduğunu söyledi. Hatimoğulları; “Bunu biz DEM olarak da talep ettik. Silahlar yakıldı. Artık Öcalan’ın herkes ile görüşebileceği kanallarının açılması gerekiyor” dedi.
Siyasi Tutsaklar Bir An Önce Tahliye Edilmeli
Siyasi Tutsaklar ve bunların tahliyeleri konusunda da görüşlerini belirten Hatimoğulları herkesin özgürleşmesi gerektiğinin altını çizerek; “Öncelikle şunu söylemeliyim, her yer özgürleşmeli. Gerçekten çok ağır bedeller ödeyen ama ne yazık ki toplumun ismini bilmediği, hangi hapishanede yattığını dahi bilmediği 10.000’e yakın siyasi tutsak var bu ülkede. Bu 10 bin kişinin içinde aydınlar, yazarlar, gazeteciler, siyasetçiler var.
Elbette belli başlı isimler simgedir, semboldür; bizim için çok anlamlıdır ama ben bu tablonun ne kadar ağır olduğunu göstermek açısından bu sayıyı özellikle vurgulamak istiyorum.
Hepsinin özgürleşmesi gerekiyor. Gerçekten bir çözüm olacaksa, gerçekten bir barış süreci inşa edilecekse, bu ülkede demokratikleşme sağlanacaksa; o zaman düşüncesinden, fikrinden, ifade özgürlüğünü kullandığı için cezaevinde olan kimsenin kalmaması gerekiyor. Siyaset yaptığı için, belediye başkanlığı, eş başkanlık ya da meclis üyeliği yaptığı için; sadece muhalefet partisinde yer aldığı için hapishanede olan insanlar var. Zaten onları hapse atmak başlı başına bir suçtur. Bu kişilerin bir an önce tahliye edilmeleri gerekiyor. Bu konuda çok ciddi yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor” şeklinde konuştu. (Haber Merkezi)
