Öğretmen Günü Kutlu Olsun

0
54

Günaydın sevgili okuyucularım. Nasılsınız bu sabah? Bugün öğretmenler günü. Büyük Türk, büyük başöğretmen Atatürk ve geçen yıllarda  depremde yitirdiğimiz  ve hayatını  kaybetmiş bütün öğretmenlerimizi, öğreticilerimizi saygı ve sevgiyle selamlayarak ve  Tanrı’dan rahmet dileyerek  başlıyorum yazıma.  Hayat öğrenmekle başlar ve öğrenmekle biter birçoklarımız için. Yalnızca, hayatı yaşarken, öğrenmek için kullanalım bazı duyularımızı. Birçok kişi yalnızca temel öğretiler içine hapseder kendini ve hayatın öğretisinden habersiz göçer gider.

Oysa hayat gözümüzü, güne açtığımız ilk dakikada öğretmeye başlar kendini. Açıksa gönül gözümüz, öğrenmeye yatkınsa yapımız, dibi delik bir kuyudur içimiz. Öğrendikçe boşluğu büyüyen… Hayat çok zaman öğretirken acımasız olur, çok zamanda çok şefkatli ve nahif ancak  öğretme şekli ne olursa olsun o gerçek ve ne büyük  öğretici eğitici. Öğrencisi olan herkes bunu bilir. Bazen çok şey yaşamış olanlar “hayat mektebinden mezun oldukları” gibi şeyler  söylerler, hayatın eğiticiliği ve öğreticiliğinden nasip aldıklarını vurgulamak üzere. Ancak hayat hiçbir zaman mezun olunacak bir okul değildir. Buna rağmen gerçek mezunları, hayatı sona erenler ve öğrenmekten  bir şekilde vazgeçenlerdir bence.

Ve  hayat  öğrenmekle başlar dedik. Ve hayatı okumayı bence ilk olarak öğretmenlerimizden öğreniriz.  Hz. Ali “bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” demiş.  Bu söz öylesine söylenmiş olabilir mi? Bir harf için kırk yıl köle olmak aslında… O bir harfin yüklendiği anlamı çözmenin öneminden geçmez mi? Ve gerçekte bu soruyu  bile sorabilecek duruma gelmek hayatın öğretisini iyi bellemekten  geçmez mi? Ve bellemeyi öğreten ilk öğretmenlerimiz değil mi?

Bu yüzden her yıl öğretmenler gününü  kutlarken biraz daha  nahifleşiyorum kendi hesabıma. Bugün eğer okuyabiliyorsam hayatın öğretisini  bunu öğretmenlerime borçluyum. Ve öğretmenlerim için söylenecek tek sözcük Hz. Ali’nin dediği gibi bir harfe kırk yıl kölelik. Ancak onlar bunu istemez bilirim. Bir tek anımsanma onlara yeter, bir tek yaşlılıkta güzel söz onları yeniden gençleştirir. Bu yüzden dün başbakanın öğretmenleri ile buluşması bana çok anlamlı geldi.

Ancak “öğretmenler günü” gün ve haftayla kutlanacak günlerden değil. Ama yinede özel bir gün dikkatleri konu üzerinde yoğunlaştırmak bakımından önemlidir. Bu sabah sokağımızda değişiklik var bu yüzden. Okul bayraklarla süslendi. Öğrenciler veliler bir telaş içinde. Bu güne özel ne varsa sergilenmek için hazır. Öğrenci olmak geliyor bugün yeniden içimden ve sınıfları dolduran öğrenciler arasında o havayı paylaşmak. Ama  yinede  her daim öğrenci olduğum  için hayat mektebinde   o havayı  içimde algılıyorum ve öğretmenlerime saygılarımı sevgilerimi sunuyorum, ellerinden  öpüyorum.

Ve yüzyıllar öncesinde Diyojen, “Yeryüzünde öğretmenlikten daha şerefli bir meslek tanımıyorum” demiştir. Socrates ise öğretmenin ve öğretmenliğin önemini, “Dünyada her şeye değer biçilebilir, ama öğretmenin eserine değer biçilemez. Çünkü onun eseri hem her şeydir hem de hiçbir şeydir” demiştir…

Ve işte giz burada, Socrates’in dediği gibi “öğretmenin eseri hem her şeydir hem de hiçbir şeydir.” Değerinin her şeydir olması halinde “Bir harf için kırk yıl köle olmak gerekir” ve bu  sözün taşıdığı anlamın  bilinmemesi durumda ise, Bazaroflaşmak gerekir. Ve biz ne yazık ki çoğu zaman bazaroflaşmayı   seçiyoruz. Ve sevgili okuyucularım. Bütün öğretmenlerimizin küçük büyük görünen görünmeyen hepsinin ellerinden  saygıyla, sevgiyle öpüyorum. Ve şimdilik sevgiyle, sağlıkla ve hep birlikte kalalım diyorum sevgili okuyucularım. Yase

& & & & &

Öğretmenler Gününün Kısa Tarihçesi

Türkler, ilk önceleri Göktürk ve Uygur alfabelerini kullanmışlardır. 8. Yüzyıldan itibaren, İslamiyet’in kabul edilmesiyle birlikte Uygur alfabesi bırakılarak Arap alfabesine geçilmiştir. Kurtuluş Savaşı’nı kazandıktan sonra, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’i kuran ulu önder Atatürk, askeri ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda birçok yeniliği başlatmıştır. Bu yeniliklerden biri de, 1 Kasım 1928 tarihinde çıkarılan 1353 sayılı kanunla, Arap alfabesi yerine Latin alfabesinin kabulü olmuştur.

Bu tarihten itibaren yeni harflerin öğrenilmesi ve okuryazar sayısının artırılması konusunda büyük bir seferberlik başlatılmıştır. 24 Kasım 1928 tarihinde açılan, Millet Mektepleri’nde, yaşlı, genç, çocuk, kadın… herkese yeni harflerle okuma yazma öğretilmiştir. Millet Mektepleri’nin açılışı ve Atatürk’ün Başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım günü, 1981 yılından beri Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır.

& & & & &

Öğretmen Andı

“Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına, Atatürk İnkılâp Ve İlkelerine, Anayasada İfadesini Bulan Türk Milliyetçiliğine Sadakatle Bağlı Kalacağıma;

Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarını Tarafsız Ve Eşitlik İlkelerine Bağlı Kalarak Uygulayacağıma;

Türk Milletinin Millî, Ahlâkî, İnsanî, Manevî Ve Kültürel Değerlerini Benimseyip, Koruyup, Bunları Geliştirmek İçin Çalışacağıma;

İnsan Haklarına Ve Anayasanın Temel İlkelerine Dayanan Millî, Demokratik, Lâik Bir Hukuk Devleti Olan Türkiye Cumhuriyeti’ne Karşı Görev Ve Sorumluluklarımı Bilerek, Bunları Davranış Halinde Göstereceğime Namusum Ve Şerefim Üzerine Yemin Ederim.”

 

Günün Şiiri

Ellerinden Öperim Öğretmenim

-I-
Ellerinden öperim öğretmenim
Binlerce öğrencinden biriyim ben
Anne oldun baba oldun bana
Okudum yazdım çok şey öğrendim
Borcumu ödeyemem sana.

Ellerinden öperim öğretmenim
Tebeşir tutan, kalem tutan ellerinden
Ellerin öyle güzel ellerin, öyle sıcak
Ya gözlerin öğretmenim ışıl-ışıl
Sevgi dağıtırdın kucak-kucak.

Ellerinden öperim öğretmenim
Benim için en büyük gurursun sen
Bir söz duysam iyiye güzele dair
Kalbimde vurursun sen.
-II-
Ellerinden öperim öğretmenim
“Daha dün annemizin kollarında yaşarken
Çiçekli bahçemizin yollarında koşarken…”
Sen BAYRAK önünde topladın dizi-dizi
ATATÜRK yolunda yetiştirdin bizi.

Ellerinden öperim öğretmenim
Boşa gitmedi emeğin
Kimimiz doktor olduk savaştık hastalıkla
Asker oldu kimimiz canı Vatana feda
Kimimiz mühendis oldu yol yaptı baraj yaptı
İşçi olduk memur olduk emek verdik topluma
Öğretmen oldu kimimiz karanlığı aydınlattı.

Ellerinden Öperim Öğretmenim
Huzurlu ol düşünme bizi
ATATÜRK yolunda dimdik ayaktayız
Sesimiz daha gür yolumuz daha aydınlık
Özgür esen rüzgarda dalgalanan al Bayraktayız.

Sevgili öğretmenim
Senin için yazdım bu şiiri
Binlerce öğrencinden biri benim
Mübarek ellerinden öperim.

Özkan GÖNLÜM

 

Özlü Sözler

Bir millet irfan ordusuna malik olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlar zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak neticeleri vermesi, ancak irfan ordusuyla kaimdir.

Muallimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr muallim ve mürebbilerini sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.

Dünyanın her tarafında öğretmenler, insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.

Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bur millet, henüz bir millet adını alma yeteneğini kazanamamıştır.

Mustafa Kemal ATATÜRK

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here