Güler; “Emekliler Kendilerine Verilmeyen Hakların Hesabını Sandıkta Sormalıdır”

0
103

Tüm Emekliler Sendikası İskenderun Şube Başkanı Hüseyin Güler; “Emekliler Kendilerine Verilmeyen Hakların Hesabını Sandıkta Sormalıdır”

Tüm Emekliler Sendikası İskenderun Şube Başkanı Hüseyin Güler, seçimlerle ilgili emeklilere çağrıda bulundu.

24 Haziran seçimlerinin büyük önem taşıdığını ve bu anlamda oy kullanılması gerektiğini savunan Güler; “Seçimlere 5 gün kaldı ve büyük yarış devam etmektedir. 95 Yıllık Cumhuriyet döneminin bitirileceğine ilişkin bir karar verilmek üzere seçimlere gidilmektedir. Meclisin devre dışı kaldığı ve tek bir adamın karar verdiği bir seçim arifesindeyiz. Bu seçimler önemlidir ve bu anlamda oy kullanılmadır. 16 Yıllık AKP hükümetinde emeklilere neler verildiği ortadadır. Emekliler 16 yıllık süreçte yok sayılmıştır. Fakirleşmiştir, çocuklarına, torunlarına bir hediye dahi alamaz duruma gelmişlerdir. Emekliler sandığa giderken, kendilerine verilmeyen hakların hesabını ise sandıkta sormalıdır” diye konuştu.

Emekliler için 16 yıllık süreçte neler yapıldığını hatırlatan Güler; “Uyguladığı ekonomik ve sosyal politikalar sonucu, 2003 yılında 1,5 milyon olan çalışan ve iş arayan emekli sayısı 2017 itibariyle 4 milyonu aştı. Çalışan ve iş arayan emeklilerin sayısının giderek artmasının temel nedeni emekli aylıklarının insanca yaşamaya yetecek seviyede olmaması ve giderek düşmesidir. Emeklilerin yaşadığı bir diğer önemli sorun aynı koşulları yerine getirerek emekli olanların sırf farklı dönemlerde emekli olmaları nedeniyle emekli aylıkları arasında büyük farklılıklar vardır. Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe giren, 5510 sayılı yasa ile emekli aylıklarının hesaplanma ve artırılma yöntemini değiştirdi. Emekli aylıkları katsayısının güncellenmesinde, eskiden milli gelir artışının yüzde 100’ü hesaba katılırken artık yüzde 30’u dikkate alınıyor. Bu nedenle emekli aylıkları milli gelire göre yüzde 34 geriledi. Emekli aylıklarının artırılmasında, Gayri safi Milli Hasıladaki artış (büyüme oranı) hiç dikkate alınmıyor. Böylece her yıl övünülerek açıklanan büyüme oranlarından, emekliler pay alamıyorlar.

Emekli aylıklarının bir diğer önemli unsuru olan aylık bağlama oranları düşürüldü. Emekli aylıklarının alt sınırı ortalama aylık kazancın yüzde 35 ile 40’ı olarak saptandı. Bu durum ortalama emekli aylıklarının asgari ücretin yüzde 35-40’ına kadar gerilemesine yol açtı bu nedenle şuanda 600 TL. seviyesinde aylık bağlanan emekliler var. Bu uygulamalardan dolayı, 2002 yılında ortalama emekli aylıkları asgari cüretin yüzde 32 üstünde iken 2017’de asgari ücretin yüzde 6 altına geriledi. Yani Emekli aylıkları asgari ücret karşısında yüzde 38 geriledi. Emeklilerin hak sahiplerine (anne, baba, dul ve yetim) bağlanan aylıkların alt sınırları içler acısı durumda, hak sahiplerine bağlanacak aylıkların alt sınırı 2018 için 225 TL’ye kadar gerilemiş bulunuyor. Emeklilerin maaşlarını günün koşullarına uyumlu hale getirecek gerçek bir “İntibak yasası” çıkarmadı. İki milyona yakın emekli, ülkede ödenmesi gereke en düşük ücret olan asgari ücretin altında aylık alıyor. 5510 sayılı kanunla sağlık özelleştirildi, cepten ödeme, randevu almakla başlıyor ve sağlık hizmetinin her aşamasında devam ediyor. Bu nedenle emeklilerin, %89.9’u sağlık hizmetlerini yetersiz buluyor. Emekli maaş artışlarını gerçek olmayan TÜFE artışına endeksledi. Sağlığı paralı hale getirdi bizi sağlığımızdan etti” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Emekliler olarak taleplerini de madde madde sıralayan Güler; “Emekli aylıklarının alt sınırı Türkiye’nin yaşam koşullarına uyumlu hale getirilmeli, Aynı koşullarda emekli olanların aynı emekli aylığı almaları sağlanmalı, Emekli aylıklarının artışında sadece enflasyon değil, milli gelir artışı da hesaba katılmalı, Emekli aylıkları iyileştirilmeli, aylık bağlama oranları eski düzeye çekilmeli, güncelleme katsayısında milli gelir artışının tümü dikkate alınmalı, Emekli aylıklarının belirlenmesine hükümet emekli sendikalarıyla müzakere etmeli, emeklilere toplu pazarlık hakkı tanınmalı, Emeklilerin sendikal haklarını kullanmasının önündeki engeller kaldırılmalı, Emeklilerden alınan sağlık katkı paylarına son verilmelidir. Her emekliye, emeklinin hak sahibi, anne, baba, eş ve çocuğuna aldığı maaştan az olmamak üzere, yılda iki ikramiye ile kış aylarında yakıt yardımı verilmeli, Yerel yönetimler emeklilere hizmet verecek, tesisler kurmalı, emeklilerin dinlenebilecekleri, sosyal etkinliklerde bulunabilecekleri emekli evleri mutlaka hayata geçirilmeli, Hasta ve yaşlı insanların evde bakımı için, gerekli birimler oluşturulmalı bu alanda hizmet verecek uzman kişiler görevlendirilmeli, Emeklilik dönemine hazırlık için psikolojik destek ile yaşlılıkta karşılaşılan sağlık sorunları hakkında bilgilendirme yapacak birimler oluşturulmalı, Tıp Fakültelerinin Geriatri bölümleri bu hizmetleri vermek üzere devlet tarafından desteklenmelidir.

Ülkeyi yönetmeye talip olan, Cumhurbaşkanı adayları ile siyasi partileri bu taleplerimizi dikkate almaya çağırıyoruz. Emekli arkadaşlarımızı bu seçimlerde kendi haklarını savunan bir çizgide olması gerektiği inancı ile hareket etmesini umut ediyoruz” diye konuştu. (Haber: İlyas Edip TERBİYELİ)

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here