Ganira Paşayeva. Bir Millet İki Devlet, Sonuç Muhteşem

Ganira Paşayeva, 24.03.1975 Tovuz doğumlu. Azerbaycan Devlet Tıp Üniversitesi Pediatri Bölümü ve Bakü Devlet Üniversitesi Uluslararası Hukuk Fakültesini bitirmiş aydın mücadeleci bir vatansever. Rus ve İngilizce dillerini çok iyi derecede, ayrıca öz Türkçeyi hem memleketinde hem Türkiye’de çok iyi şekilde konuşuyor. Facebook gibi her türlü sosyal medyayı kendi vatanının sesini duyurmak için adeta nakış gibi işliyor.

Dağlık Karabağ onun yüreği ateşi ve en yegâne varlığı. Dağlık Karabağ’ın özgürlüğünü kazanmasında onun çok emeği var. Türkiye’yi karış-karış gezdi ve Dağlık Karabağ’ın içinde bulunduğu durumu en tatlı dille anlattı. Yetmedi Parlamentoda konuştu. Yetmedi toplantılar yaptı. Yetmedi medya ile birebir konuşmalarında sıkıntılarını dile getirdi. Hep konuştu. Hep konuştu. Haklı davasını en üst seviyelere taşıdı.

Azerbaycan’da halkını bilinçlendirdi. Bizlerde onun anlatımlarıyla bilinçlendik. Ermenistan’ın işgal ettiği Dağlık Karabağ’ın kurtuluşu öncesi Kayseri ilimizde yapmış olduğu şu anlamlı ifadeleri, Karabağ’ın özgürlüğünün ayak sesleriydi;

‘…Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Baskılar olursa olsun, biz boyun eğmeyeceğiz. Bu yüzden Türkiye’ye ve Türkiye Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan’a duruşundan dolayı teşekkür ediyoruz. Türkiye’nin duruşu çok etkili oldu. Türk milleti her zaman adaletten yana oldu. ABD, Rusya, Fransa gibi işgalciden ve soykırımcıdan yana olmadı.

Bugün dünyada adalet anlayışı bitmiştir. Uluslararası hukuk bitmiştir. Birçok uluslararası kurumda çalıştım. Bugün dünyanın tek kuralı var; güç! Güçlü olamazsanız haklarınızı koruyamazsınız. Azerbaycan ve Türkiye birlikte haklarını koruyor. Makron ‘Türk mallarını almayın…’ diyor. Erdoğan’ın çağrısına destek veriyoruz. Biz de Fransız mallarını boykot ediyoruz. Eğer Makron Türk ekonomisine karşı çirkin bir adım atıyorsa biz Fransızlardan az değiliz, onlardan daha çoğuz. Fransız mallarının boykotuna başlıyoruz.

Dünyanın her yerinde yaşayan insanlarımızı da birçok platformda aktif olmaya çağırıyoruz. Azerbaycan’ın en büyük yatırımı Türkiye’de, bizim bu birliğimizin, gücümüzün artmasını istemeyenler beraberler. Türkiye ile bizim iş birliğimiz devam edecek…’

Ayrıca biz Çanakkale Zaferini yaşadık, her şey bitti dediklerinde biz Türk milleti bitti demeden bitmez diyerek yola çıktık. Bugün yeni Çanakkale Karabağ’dır!

Tutsak edilmiş bir vatan parçasının yeniden kurtarılması uğruna verilen mücadeleler asla unutulmaz! Unutulamaz! Azerbaycan milli lideri Haydar Aliyev’in, Dağlık Karabağ konusunda attığı adımlar bugün meyvesini verdi. İlham Aliyev gibi vatan aşkı ile yanıp kavrulan ve geçmişi asla unutmayan bir liderin Ermenistan’ın haksız işgalini en ince detayına kadar inceleyip sonunda özgürlük meşalesini atalarına ve halkına ikram etme büyüklüğünü gösterdi.

Ermenilerin camilerimizi yerle bir ettiği bir ortamda, ortaya atılan kiliselerin talan edildiği dedikodularına sert bir dille cevap verdi. Azerbaycan-Türk Birliği, Türkiye ve Türk dünyasını birbirine daha sıkı şekilde kopmamak üzere sarıyor.

Türkiye Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ile yapmış olduğu her konuşmasında kardeşliğimizi her platformda, Dünya’ya haykırdı. Dağlık Karabağ sorunu Türklerin sorunu dedi. Şimdi Dağlık Karabağ eskiden olduğu gibi daha da güzel bir şekilde imar edilecek ve Azerbaycan halkına sunulacak. Ermenistan ise kan kusturduğu halkımızdan özür dileyecek. Hem ilahi adaletten, ayrıca ulusal hukuk kurallarının geçerli olduğu yerlerden hesap sorulacak.

Tebrikler İlham Aliyev. Tebrikler Türkiye Cumhuriyeti. Tebrikler Ganira Paşayeva. Tebrikler bu uğurda mücadele içerisinde olanlara. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize uzun sağlıklı ömürler diliyorum. Ne mutlu Türküm diyene!