Dünya Kadınlar Günü

0
73

Sanat Yazısı

Değerli okurlarım, her konuda olduğu gibi bu konuda da değişken, çelişen fikirler mevcut ve olmalı da. Kendi fikri olmadan, doğrudan bir kişiden aldığı talimatla görev yapanlardan köy de olmaz, kasaba da.

Falan tarihte şu ülkede şu kadar kadın işçi yanmış, ölmüş ve onların anısına bugün belirlenmiş diyerek hikaye anlatmayacağım, bu işin tarihçesini yazmayacağım, zaten bilinen şeyler. Anlatmak istediğim ve beni etkileyen şunlardır… Özellikle kırsal kesimlerde tarlalarda çalışan kadınlarımızın yaşamları beni hep ters yönde etkilemiştir.

Sık-sık tanık olduğum olaylar olduğundan kadınlarımıza karşı önemli ölçüde acıma hissi duyuyorum. Buğday ya da pamuk tarlalarında çalışıyorlar, birçokları zeytin ağaçlarının köklerini belliyor. Başlarında da o arazinin mirasçılarından birisi nezaret ediyor sözde. Ne amaçla orada olduğu pek belli değil.

Peki, bu kadınların erkekleri yok mu? Olmaz olur mu elbette var. O erkek müsveddelerinin neler yaptıklarını bir vesile ile sizlere sunmuştum. Tekrarlamamda sakınca görmüyorum. Onların erkekleri kahvehanede veya bir ağacın gölgesinde ya uyuyor, ya da göbeğini kaşıyarak dedikodu yapıyor. Bunlar erkek geçinen yaratıklar.

Oysa, kadınlarımız çalışırken erkekleri de yanlarında olsa, önemli bir rahatlama olacağı gibi, moral-motivasyon üst düzeyde olmaz mı? Günlük tarla işi bitti, evlerine gelip dinlenecekler mi zannediyorsunuz? Hayır, efendim hayır… Dönerken topladıkları odunları, çalı çırpıyı sırtlayıp akşam için kahvehaneden gelenlere yemek yapacaklar.

O kadınlar maddi manevi çöküntü içindeler. Bu olumsuz yaşam onlar için ömür törpüsü dersek hiç de mübalağa değil.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü… Gazetelerdeki makaleler tamam da. Televizyonlarda hemen her kanalında ülkemizin sanayici ve yönetici hanımefendilerin panelleri, yorumları var. Orada herkes konuşmacı! Kimi kağıttan okur, bazıları bildiğini söyler. Bu konuşmalar sadece 8 Mart içindir.  Ertesi günü ara ki bulasın.

Bütün bu olumsuzluklar eğitimsizlikten meydana geliyor. Panellerde boy gösteren o ünlü kişiler gerçekten insanlarımıza yardımcı olmak istiyorlarsa, kadınlarla ilgili konuşmalarını ayda en üç dört kez kırsal kesimlerde yapsınlar. Yani eğitime önem versinler. Hükümetten böyle bir şey beklemiyoruz. Çünkü kadınları dövmenin Allah emri olduğunu söyleyenler onlarda. Kadın cinayetleri ve tecavüzler, çocuklara istismar ve buna benzer yüz kızartıcı yaklaşımlar falan…

Eğitimi olmayan milletler çökmeye mahkumdur. Süper güçler olarak geçinenlerin amaçları nedir ki? Türkiye’yi ele geçirmek, paylaşmak. Bunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayalım. 8 Mart Kadınlar Günü’nü yürekten kutluyorum. Hepinize selam olsun.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

Gönül Köşemden

“Dünya Erkekler Günü” Olur Mu?

Değerli okurlarım, Dünya Kadınlar Gününü yürekten kutluyor ve hepsine şapka çıkarıyoruz. Onların varlığı çok şeydir, yaşamı değiştirirler, iktidarları devirirler yani değişkendirler. Nedense kendilerini değiştiremiyorlar.

Kadınsız hiçbir şey olmaz, bir yere varılamaz. Bir cihazınızı tamirciye götürseniz “Bunun dişisini de getirin” derler. Bu ifadem de hep kadınlar gününe denk geliyor. Bence bir sakıncası yok.

Bizim kadınlarımız derken hep analarımızı düşünürüm. Hani şu değişim adına dağlardan indirilen eşkıyaların kurşunlarına hedef olan ya da ülke dışında, ailesinden binlerce mil uzakta şehitlerimizin anaları, bacıları, avratları, neneleri… Onları düşünmek var ya…

Bir kurşunun maliyetini soranlar, al ananı da git diyenler, askerlik yan gelip yatma yeri değildir diyenler, ne dediler de yapmadık, ne istediler de vermedik itirafında bulunanlar ve daha sonra da “Aldatıldık” diyerek milleti hırpo zannedenler, fiyatlarını dahi bilmedikleri patatesin, soğanı, domatesin altında boğulacaklardır. Bundan eminim. Şimdi attığım başlığın içeriğine bakalım.

Kadın-erkek ilişkilerinde mutluluğun nerelerde saklı olduğu, bu işin tadı tuzu, tarafların özverisi, sadakati, hayata bakış açıları, tarafların günlük yaşamlarında neler hissettikleri, eğer varsa sevgi, saygılarının derecesi vs. böyle şeyler aklıma geldi ya hepsini yanıtlamam zaten mümkün değil ama konuyu ilginç hale getirecek yaklaşımlarım olacak tabı…

“Dünya Erkekler Günü” olur mu? Bunu fazla ciddiye almayın. Tarafsız bir gözlemci olarak bazı konulara değinmek istiyorum. Şöyle düşünelim; doğa yaşlılıkta erkek tarafını tutuyor deniliyor ya. Peki, gençken, gençlikte hangi tarafı tutuyor dersiniz? Kimin yanında doğa?

Çok meraklı olmak, kuşkuları abartmak, kendini karizmatik sanmak, her şeyi bilirim havalarına girmek falan. Bunları uzatmak istemiyorum.

“Eğer mutluysan cennet evindedir…” Bu güzel ifadeyi hepimiz tasdik ederiz de, bu güzellikleri yaşayabilen erkeklerin sayısı bir elin parmakları kadardır. Hadi iki elin parmakları olsun…

“Karın varsa arın var demektir, seni her gün sokar…” Güzel söz değil mi? Bir yerde kulak misafiri oldum. Adam o kadar dertli ki, konuşmalarını, şikayetlerini ben bile duydum. Üzülmekle sevinmek arasında bocaladım.

O zavallı aynen şunları söyledi…

Annemi görmeyi arzulasam kıyameti koparır, Bir futbol maçı izlesem mutfakta deprem olur, faturadan söz eder, Misafir çağıramam, geldiğinde de tetikteyim, ulema kesilir, Bir duble parlatayım desem, namazda bile homurdanır…

Daha çok şeyler söyledi ama burada söylemem gerekmiyor. O kişiyi tanıdıktan sonra halime şükrettim. Benim hiçbir şeyime karışan yok da ondan. Bir konunun da altını çizmeden geçemem. Genel olarak erkeklerin daha erken terk-i dünya ettikleri söyleniyor. Doğrusu yanlışı önemli değil. İşin doğrusu çatısı yıkılıyor, onarılması da mümkün değildir. Erkeklerine rahat yüzü göstermeyen o zavallı kadınların durumunu düşünemiyorum bile. Üzülmeleri, dizlerini dövmeleri, günah çıkarmanın hiçbir esbab-ı harbiyyesi olamaz. Akıttıkları gözyaşları da yüzlerini kirletir.

Bu güzel gününüzde arı gibi sokacağınıza mümkünse kadife gibi olun. Sözlerin dişisini konuşun. Bırakın, anasına gitsin, maçını izlersin, rakısını içsin hürriyetini de gasp etmeyin, ne kaybedersiniz. Bu söylediklerim dostça ve de parasız nasihatlerdir, uygulayanlar kazanır. Dostça sözlerdir.

Sizlerin ve dünyadaki kadınların bu güzel gününüzü en iyi dileklerimle kutlar, kadife gibi olmanızı dilerim.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

Günün Nabzı

Kadın Denilen Canlı

Kadınların çirkini olmaz. Sadece süslenmeyi bilmeyenleri vardır. Erkekler kadınları daima güzel, bakımlı, sevecen olarak düşünürler. Zaten başka türlü düşünmemiz de mümkün değildir. Onlardan istenen dil kondisyonlarını biraz aşağı çekmeleri ve gereksiz bir konuyu sık-sık gündeme getirip uzatmamaları. Bunun dışında her şey onlar için. Baş tacıdır hepsi.

Günün Sözü

Kadınların Hepsi İltifatı Sever!

Öcal’dan İnciler

Kadınlar Affeder Ama Unutmaz

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here