Ahlakın Kimyası (4)

0
29

Değerli Okurlarım, ahlak konusunda ilk kez yazıyor değilim. Genç bir gazeteciyken de bu konuda birçok makalem yayınlanmıştı. Demek ki “Ahlak yozlaşması” insanlarla yaşıt olmalı. Belli konularda yazmak suretiyle, belli yerlere sesimizi duyurabilir ve başarılı olabilirsek, çok güzel şeylerin de olabileceğini söylemeden geçememem.

Efendim, temelde mevcut olan kültür noksanlığı, bilinçsiz beslenme, sağlıksız yaşam koşulları, maalesef gençlerimizin “kanunsuz işlere” meyilli olmalarına, bastırılmış duyguların açığa çıkmasına ve “patlama noktasına” gelmesine neden olmakta ve dolayısıyla bu tür olumsuz yaklaşımlar statlar dahil her kesimi üzmekte ve sıkıntı yaratmaktadır.

Patlama noktasına gelen bu gerilim, stres, toplumumuzun tümünü olmasa bile büyük bölümü şiddet eylemlerine itmiş ya da itme eğilimi göstermiştir. Bütün bu gelişmeler özellikle futbol maçlarında kendini göstermekte zaman-zaman da boyut kazanmak-tadır. İstismarcılık daima ön planda ve buna ilaveten kulüp sevgisi adı altında yeni bir terör modeli adeta ihdas olmuştur.

Bununla kalsa neyse diyeceğiz. Maalesef bu olumsuz gelişmelere kulüp yöneticilerinin de çanak tutmaları, bu işin tadını tuzunu iyice kaçırmıştır. Doğruyu söylemek gerekirse; burada samimiyetten çok fazla riyakarlık, yalakalık boyut kazanmaktadır. Alınan bir kaç puandan sonra kulüp başkanı havalara girmez. Yerel Takımlarımızın Başkanları da havalara giriyor. Onun için alt yapıdan değil de, bavul dolusu paralar ödenip dışarıdan transfer yapılıyor.

Aklımdayken şunları ivedilikle söylemek istiyorum. Söylemediğim, yazmadığım zaman, kendime saygım kalmaz. Ahlakın kimyası, sadece bazı yerlerde ve spor çevrelerinde mi bozuluyor zannediyorsunuz? Kesinlikle hayır. Yerel sporumuz ve yerel futbol takımlarımız basın desteğinden tamamen yoksun. Onlara destek çıkan, yol gösteren var mı?

Görsel Basın, Yazılı Basın Nerede? Yerel TV’ler spordan tamamen yoksun. Haberlerden sonra, bir iki transfer haberi veriyorlar o kadar. Televizyonculuk bu mudur? Ankara’dan bir yetkili geleceği zaman caddede esas duruşta beklemeyi iyi beceriyorlar doğrusu. Dergiler, haftalık gazeteler zaten bildiğiniz gibi. Neresinden tutarsanız elinizde kalıyor. Bir kişi ile gazete çıkarılırsa bundan iyisi olmaz. Bir adım ileri gidilmez.

Mutlu olun, mutlu kalın… SAYGILARIMLA

CEVAPLA

Please enter your comment!
Please enter your name here